"saklanırken" - Traduction Turc en Arabe

    • مختبئة
        
    • مختبئاً
        
    • تختبئ
        
    • مختبئ
        
    • يختبئ
        
    • متخفية
        
    • مختبئا
        
    • مختبئين
        
    • يختبىء
        
    • اختبأت
        
    • مُختبئًا
        
    Peki o ölümcül çıngıraklı yılan ne olacak? Askerlerden saklanırken gördüğünüz. Open Subtitles وماذا عن تلك الافعى القاتلة وانت مختبئة من الجنود ؟
    İnsanların bihaber olduğu bir dünyaya ait olduğumu öğrenmek için saklanırken bir şeyler arıyordum. Open Subtitles أبحث و أنا مختبئة. لأجد نفسى منتمية لعالم لايعرفه البشر.
    Bu ödleği cesetlerin altında saklanırken buldum. Open Subtitles وجدت هذا الجبان الصغير مختبئاً أسفل كومة من الجثث
    "saklanırken aksırma, yalan söylerken gülme ve asla ve asla gelinliği, arabası veya köpeği çalınmış bayanların parasını alma." Open Subtitles لا تعطس عندما تختبئ ولا تبتسم عندما تكذب وتحت اى ظرف لا تاخذ مال من امراة فقدت كلبها او فستان زفافها او عربتها
    Bu satırları şu an saklanırken yazıyorum, ve bir an önce söylemek istiyorum ki, şu an yazdığım her şey gerçektir çünkü biliyorum ki, ileride baskı zoruyla bunun aksini söylemek durumunda kalacağım. Open Subtitles اكتبُ هذه الرسالة وانا مختبئ مسرع لأقول بأن كل ما اكتبه هنا هو الحقيقة وكلي علم أني سأجُبر في المستقبل لتغيير معتقداتي.
    Tahminime göre açık denizden daire çizip geçitte saklanırken bize yaklaşacaklar. Open Subtitles تخميني هو أنها سوف دائرة العودة من المياه المفتوحة ويقترب من منا يختبئ في تمرير.
    İnsanların bihaber olduğu bir dünyaya ait olduğumu öğrenmek için saklanırken bir şeyler arıyordum. Open Subtitles ابحث بينما انا متخفية فقط لكي اعرف انني انتمي الى عالم مخفي على البشر
    - Dört kendi bodrumunda saklanırken bulduğumuz adamı da sayarsak. Open Subtitles لو حسبنا الرجل الذى عثرنا عليه مختبئا فى سردابه,
    Biliyorsun saklanırken ben bir hırsızdım, ordu da bu işte iyi olacağımı düşündü. Open Subtitles تعرفين، بينما نكون مختبئين كنت لصاً لذلك إعتقد الجيش بأنني سأكون مناسباً لذلك
    İşte burdasın. Bu adamı ormanda saklanırken bulduk. Open Subtitles لقد وجدنا هذا الرجل يختبىء فى الخشب
    Noel, 1965. 6 yaşındaki kızları dolapta saklanırken kadınla adamın boğazları kopartılmış. Open Subtitles عيد ميلاد عام 1965, زوجان تم قطع رقبتهما بينما اختبأت ابنتهما ذات الستة أعوام في خزانة الملابس
    Ayrıca yedi yaşındaki kızını evde kanepenin altında saklanırken bulmuşlar. Open Subtitles انهم وجدوا ايضا ابنته ذو سبع سنوات فى المنزل، مختبئة تحت الاريكة.
    Almanlardan saklanırken paraşüt kumaşından yaptı. Open Subtitles صنعتهُ من قماش المظلاّت بينما كانت مختبئة من الألمان
    Şey, saklanırken bulundu kendini güçlükle toparlamış, üzgün olduğu ortada ve daha önce onu gören olmamış... Open Subtitles عثر عليها مختبئة إنها في حال مزرية وغاضبة ولم يرها أحد من قبل
    25 30 yaşlarındaki beyaz saldırgan evde saklanırken görüldü. Open Subtitles المعتدي ، ذكر أبيض عمره يتراوح بين 24 و 30 كان مختبئاً في منزلها
    O gün seni üniformanla saklanırken gördüğümü biliyordum. Open Subtitles علمت بأني قد رأيتك ذلك اليوم مختبئاً في النافذة بزيّك
    Gözlerimizi kapatacak ve sen saklanırken 10'a kadar sayacağız. Open Subtitles سنغلق أعيننا ونعدّ إلى 10 بينما أنت تختبئ
    Yıllardır kayıptım saklanırken arıyordum. Open Subtitles تبحث بينما تختبئ فقط اكي اكتشف انني انتمي الى عالم مخفي عن البشر
    Neden araştırmanı burada saklanırken yapmıyorsun? Open Subtitles إذا لماذا لا تقوم فقط بإجراء أبحاثك بينما أنت مختبئ هنا؟
    Sabah da spor salonunda havlu dolabının arkasına saklanırken yakaladım. Open Subtitles وفي وقت سابق، ضبطته في صالة الرياضة وهو مختبئ في صناديق المناشف.
    Herif haftalarca terk edilmiş bir havaalanında saklanırken biz de ormanda çükümüzü kovalıyor olacağız. Open Subtitles يختبئ في مطارٍ مهجور لعدة أسابيع ونحن هنا نطارد أنفسنا " أعضائنا"
    İnsanların bihaber olduğu bir dünyaya ait olduğumu öğrenmek için saklanırken bir şeyler arıyordum. Open Subtitles ابحث بينما ان متخفية فقط لكي اعرف انني انتمي الى عالم
    Saldırgan beyaz bir erkek 24 ila 30 yaşlarında evde saklanırken görüldü. Open Subtitles والشخص الذي هاجمها ذكر أبيض مابين 24 و 30 من عمره عثر عليه مختبئا بالمنزل
    Ama bunun sonunda devamlı bağlantıda olsak bile kendimizi birbirimizden saklanırken bulabiliriz. TED ولكن يمكن أن ينتهي بكم الأمر مختبئين من بعضكم البعض، ورغم أننا دائمو الاتصال ببعضنا البعض.
    Lord Janos kadın ve çocuklarla saklanırken Jon Snow liderlik ediyordu. Open Subtitles بينما كان اللورد "جانوس" يختبىء مع النساء والأطفال جون سنو" كان يقود"
    Ben kamyonetin arkasında saklanırken iki kişi bundan bahsediyordu. Open Subtitles حين اختبأت في صندوق شاحنتهم، سمعت اثنين منهم يتكلمان عن هذا.
    Soygun sırasında vagonun oralarda saklanırken görüldünüz. Open Subtitles حسنٌ، لقد شوهِدتَ مُختبئًا حول عربة النّقل أثناء السّرقة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus