| Bunu biliyorum ve kızgın değilim ama sırf beni üzebilir diye benden bir şeyler saklayamazsın. | Open Subtitles | أعلم هذا، وأنا لست غاضبة، ولكن لا يمكنك إخفاء الأمور لأنها قد تجرحني |
| Bana yaptığın bütün namussuzlukları akıl hocası kılığına bürünerek saklayamazsın! | Open Subtitles | لا يمكنك إخفاء كل الأشياء المخادعة التي فعلتها بي تحت رداء الوسائل التوجيهية |
| Yaşını çok iyi saklayabilirsin, ama başkalarınınkini saklayamazsın. | Open Subtitles | تستطيعين فعل المعجزات لإخفاء عمرك، لكن مُحال إخفاء عمر الآخرين |
| Neye inanmak istiyorsan ona inanabilirsin, Scully ama gerçeği benden saklayamazsın. | Open Subtitles | يمكنك أن تصدقي ما تريدين تصديقه, لكن لا يمكنك أن تخفي الحقيقة عني. |
| Bu boyuttaki bir şeyi saklayamazsın, birileri fark etmiş olmalı. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تخفي شيئاً بهذه الضخامة أحدهمسوفيلاحظ. |
| Kida, kristali tekrar saklayamazsın, yoksa- | Open Subtitles | كيدا لا تستطيعين اخفاء الكريستال مرة اخرى اعني يمكن ان |
| Bunu ondan saklayamazsın. Uygunsuz olur. | Open Subtitles | لا يمكنكِ إخفاء الأمر عنه فهذا غير مقبول بالمرة |
| Bu evde böylesi sırları saklayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إخفاء هذا النوع من الأسرار في هذا البيت |
| Kabartılarını daha fazla saklayamazsın. | Open Subtitles | لن تكن قادراً عن إخفاء هذا الطفح الجلدي لفترة طويلة. |
| Benden bir şey saklayamazsın. | Open Subtitles | أنا سامهاين الخاص بك، و كنت ساحرة إسيكس. لا يمكنك إخفاء أي شيء مني. |
| Bakire bir hayalet olduğunu cidden saklayamazsın, değil mi? | Open Subtitles | لا يُمكنكِ حقاً إخفاء حقيقة كونكِ شبح عذراء ، صحيح ؟ |
| Benden sır saklayamazsın. Artık çok geç. | Open Subtitles | لا يمكنك إخفاء الأسرار عني مرّ الوقت على هذا |
| Her şeyi biliyorum. Benden saklayamazsın. | Open Subtitles | انا اعرف كل شئ لا يمكنك إخفاء شئ عني |
| Duygularını benden saklayamazsın. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع إخفاء مشاعرك عني |
| Bir başkasının hareketlerini taklit etsen bile alışkanlıklarını veya kişisel özelliklerini saklayamazsın. | Open Subtitles | حتى لو حاولت تقليد حركات شخص ما لا يمكنك أن تخفي طباعك أو شخصيتك |
| Böyle şeyleri çocuklardan saklayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ أن تخفي تلك الأشياء عن الأطفال |
| Kendinden saklayabilirsin, ama kutudan saklayamazsın. | Open Subtitles | كنت تخفي الأمر عن نفسك لكنك لا تستطيع أخفائه عن الصندوق |
| Artık saklayamazsın Alfred. Çünkü farkındayım. | Open Subtitles | لا يمكنك اخفاء الحقيقة اكثر من هذا اعلم الحقيقة يا الفريد |
| Ama böyle bir şeyi polisten saklayamazsın. | Open Subtitles | لا اعلم لكن لايمكننك اخفاء شي كهذا عن الشرطة |
| Üzerine makyaj yapabilirsin ama yine de deliliği saklayamazsın. | Open Subtitles | يمكنكى ان تضعى مستحضرات تجميل لكن لا يمكنك اخفاء انك مجنونة |
| Bunu saklayamazsın, Duygularını biliyoruz. | Open Subtitles | ـ لا ـ يا فتاة لا تستطيعين إخفاءه |
| Polis aramaya başladı, artık onu dünyanın hiç bir yerinde saklayamazsın. | Open Subtitles | عندما الشرطة تَبْدأُ بَحْث عنه... أنت لَنْ تَكُونَ قادر على إخْفاء جادو في أي مكان في العالم. |
| Sırlarını daha fazla saklayamazsın. Neden kızı öldüreceksin ki? | Open Subtitles | لا يمكنك إبقاء الأمر سراً لمَ ستريد قتل هذه الفتاة؟ |
| Bana sürekli Bay Mükemmeli gösterip çirkin tarafını saklayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تريني جانبك الجيد فقط وتخفي عني الأمور السيئة |