Pekâlâ, içimde buralarda bir yere saldırmamız gerekiyormuş gibi bir his var. | Open Subtitles | حسناً , لدي شعور أن علينا أن نهاجم شيء هنا |
Bölgedeki tüm askeri garnizonlara saldırmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نهاجم جميع حاميات العدو في المنطقة |
Hava atmanın zamanı değil şimdi. Güvenli bir yerden saldırmamız en iyisi. | Open Subtitles | هذا ليس وقتًا مناسبًا للتباهي، يُفضَّل أن نهاجم من موضع محجوب |
Sonra bomba yerine Younger'ı bahane edip, üzerlerine saldırmamız için. | Open Subtitles | (لا يردوننا أن نستخدم (ينجر كعذر لقصفهم |
Önce bizim saldırmamız gerek. Hazır avantaj bizdeyken bunu hemen yapmamız gerek. | Open Subtitles | علينا المهاجمة أولًا وفورًا، طالما ما زالت لدينا الأفضلية. |
Anlatacak bir hikayemiz varken, neden saldırmamız gereksin. | Open Subtitles | لماذا علينا أن نهجم بينما توجد قصة لطرحها؟ |
Hemen saldırmamız gerek. Bu görev sizin. | Open Subtitles | لابد أن نهاجم الأن الأمر عائد لكم |
saldırmamız lazım! | Open Subtitles | نحتاج لأن نهاجم |
Donanmasına saldırmamız gerekirdi. | Open Subtitles | كان علينا أن نهاجم أسطوله |
saldırmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحتاج أن نهاجم |
Sonra bomba yerine Younger'ı bahane edip, üzerlerine saldırmamız için. | Open Subtitles | (لا يردوننا أن نستخدم (ينجر كعذر لقصفهم |
Yani saldırmamız gerek! | Open Subtitles | علينا المهاجمة! |
Bu olaydan sağ çıkmamızın tek yolu ilk bizim saldırmamız olacaktır. | Open Subtitles | الاسلوب الوحيد لننتصر هو ان نهجم اولاً |
Onlar saldırmadan önce saldırmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ،لذا علينا أن نهجم قبل ان يهجموا |