| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | خطتهم أن يفسدوا ويتحكموا بالحاضر كي يكسبوا المستقبل |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | خطتهم : أن يفسدوا ويتحكموا بالحاضر كي يكسبوا المستقبل |
| Ailesi, savaş departmanından onun savaşı kazanmak için çok önemli bir görevde kahraman olarak öldüğünü söyleyen bir telgraf alacaktı. | Open Subtitles | عائلته تلقت برقيه من وزارة الحربيه تقول انه مات كبطل في مهمه سوف تساعدنا علي كسب الحرب |
| Wehrmacht'ın işi savaşı kazanmak. | Open Subtitles | القوات المسلحة عملها كسب الحرب |
| Bir söz verdin,savaşı kazanmak ya da kaybetmek için değil, ekibimizle birlikte olmak için. | Open Subtitles | لقد التزمت إلتزاماً ليس للفوز بالحرب, ،لكن لوحدتنا |
| Bu sadece bir cephe. Ben tüm savaşı kazanmak istiyorum. | Open Subtitles | هذه كانت مجرد معركة أنا أريد الفوز بالحرب |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | إن خطتهم هي إفساد الحاضر والتحكم به، من أجل الفوز بالمستقبل. |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | خطتهم أن يفسدوا ويتحكموا في الحاضر كي يكسبوا المستقبل |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | خطتهم أن يفسدوا ويتحكموا في الحاضر كي يكسبوا المستقبل ، لكن ما لم يخططوا له |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | خطتهم عبارة عن إفساد ...ووضع الحاضر تحت سيطرتهم حتى يكسبوا المستقبل |
| Önce savaşı kazanmak zorundayız. | Open Subtitles | أولا يجب علينا كسب الحرب |
| savaşı kazanmak. | Open Subtitles | كسب الحرب ! |
| "savaşı kazanmak için olan son umudumuzu da kaybettik." | Open Subtitles | "لقد فقدنا أخر أمل لنا للفوز بالحرب |
| Himmler'in savaşı kazanmak için kullandığı doğaüstü kişisel projesi. | Open Subtitles | مشروع (هيملر) الشخصيّ لاستخدام القوى الخارقة للطبيعة للفوز بالحرب. |
| Moloch'un onu savaşı kazanmak için kullanacağını söyledi. | Open Subtitles | قال ان (مولوك) سيستخدمها للفوز بالحرب. |
| Mesele savaşı kazanmak. | Open Subtitles | ندرك جميعاً أن الأمر متعلّق بمحاولة الفوز بالحرب. |
| Savaş zamanı ayrı görüş paylaşmak bizim için yabancı bir şey değil fakat aynı zamanda savaşı kazanmak adına şu ana kadar ne gerekiyorsa onu yapmışızdır. | Open Subtitles | لسنا بغرباء على الخلافات في ساحة القتال لكن لدينا تاريخًا طويلًا جدًّا من فعل أيّما يتطلّبه الفوز بالحرب. |
| savaşı kazanmak herhangi bir askerden daha önemli. | Open Subtitles | الفوز بالحرب يُعد أمراً أهم من أى جُندي |
| Onların planı, gelecekteki savaşı kazanmak için bugünün sistemini bozup kontrolü ellerine almaktı. | Open Subtitles | إن خطتهم هي إفساد الحاضر والسيطرة عليه... من أجل الفوز بالمستقبل |