"sayılmıyor" - Traduction Turc en Arabe

    • تحسب
        
    • يحتسب
        
    • تحتسب
        
    • يحسب
        
    • يُحتسب
        
    • يُحسب
        
    • لا يعتبر
        
    • يحسبوا
        
    • ليست محسوبة
        
    • لاتعتبر
        
    Fıstık ezmesi. Fıstık ezmesi sayılmıyor mu? Open Subtitles زبدة فول سودانى مطحون هل تحسب زبدة الفول السودانى المطحون ؟
    Çünkü bence bunu bir tabancaya söyleyince sayılmıyor. Open Subtitles لأنني شخصيا أظن أنها لا تحسب عندما تقولها لمسدس.
    Ama çarpı 30 olmaz, Pazarlar sayılmıyor. Open Subtitles لكن لا نضرب في 30 لأنّ يوم الأحد لا يحتسب
    Buraya kadar getirdim. Bu hiç sayılmıyor mu? Open Subtitles لقد أحضرت هذا لك ألا يحتسب هذا مقابل شيئ
    Çizgi romanlar sayılmıyor Art. - Tuttun mu? - Evet, hazır mısın? Open Subtitles "الكتب الهزلية لا تحتسب ، "آرثر أغلق ذاك الشيء
    Minneapolis'deki Marc Jacobs'dan giyinmek sayılmıyor ama değil mi? Open Subtitles أنه لا يحسب عليك عندما تلبس مارك جاكوبس من مينيابوليس
    Sahil yürüyüşleri sayılmıyor, bayan. Open Subtitles الجري بين كرة القدم وجمعية المعلمين لا يُحتسب أيتها السيدة
    Yalnızca rakibimiz pes ederse kazanabiliriz öyle değil mi? Bilinçlerini yitirmelerine neden olursak bu sayılmıyor olmalı. Open Subtitles أفوز فقط ما إن يعترف خصمي بالهزيمة، إذاً لن يُحسب فوزي إذا فقد خصمي وعيه.
    Senin gözünde küçük bir zafer zaferden sayılmıyor. Open Subtitles وفي عقلك، وبطريقة ما، فوز صغير، لا يعتبر فوزاً.
    Sınırın altındakiler sayılmıyor. Open Subtitles عند المنطقة الخطرة لا تحسب
    - Maalesef atlayışın sayılmıyor evlat. Open Subtitles ‫ -أخشى أن قفزتك لا تحسب يا بني‬ ‫
    - Evet gitti, ama o sayılmıyor. Open Subtitles -نعم ، فعلت ، ولكن لا تحسب
    Sorduğumda hemen cevap vermen gerekiyor yoksa sayılmıyor tamam mı? Open Subtitles كُل ما أقوله تجيبين على الفور وإلا لن يحتسب, أتفقنا ؟
    İçinden söylemek sayılmıyor. Hiç de bile! Open Subtitles لا يحتسب ذلك إن طالبت به في الداخل
    Ve Star Trek uyarlamasını yazmak sayılmıyor. Open Subtitles و كتابة موضوع عن ستار تريك لا يحتسب
    Yumruklar ve tekmeler silahtan sayılmıyor mu? Open Subtitles هل القبضات والأقدام تحتسب ؟
    Gündüz fahişeleriyle, uzaylı oyuncaklarıyla ya da 60 yaşındakilerle yatınca sayılmıyor mu? Open Subtitles هل العلاقات العاطفية لا تحتسب إذا كانت ... مع العاهرات اللاتي يعملن في النهار أو الأجانب الغير شرعيين أو اللاتي في سن الـ 60 ؟
    Sizinkilerle filme gitmek sayılmıyor tabii ki. Open Subtitles لا يحسب , بالطبع الذهاب مع والديكِ إلى السينما
    Ondan daha fazla param olmasına rağmen nafaka da alacağım çünkü vakıf fonu gelir olarak sayılmıyor. Open Subtitles وسأحصل على دعم مادي على الرغم من أنني أمتلك مالًا أكثر لإن الصندوق الإئتماني لا يحسب كدخلٍ
    - Aslında olabilir ama seks sayılmıyor dedim. Open Subtitles حقيقة، قد يكون ذلك رومانسيًا لكنّي أخبرتك أنّ الجنس لا يُحتسب.
    Liam Neesons filmini benimle beraber izlemek kendi istediğin şeyi yapmak sayılmıyor. Open Subtitles .. مهلا , أنت لا تظن أن الذهاب ومشاهدة فيلم لـ ليام نيسون معي الآن يُحتسب في قيامك بأمور متعلقة التصرف على طبيعتك
    Görünüşe bakılırsa, donmuş yoğurt sayılmıyor. Open Subtitles من الواضح أن الزبادي المثلج لا يُحسب
    Senin gözünde küçük bir zafer zaferden sayılmıyor. Open Subtitles وفي عقلك، وبطريقة ما، فوز صغير، لا يعتبر فوزاً.
    "Seni aptal! Burada bu günahtan sayılmıyor." Open Subtitles أنت أحمق ، فهذه الخطيئة ليست محسوبة هنا
    - Benimkisi sayılmıyor. - Diplomaları çok gözde büyütüyorlar. Open Subtitles شهادة الثانوية التي حصلت عليها، لاتعتبر - الشهادات العامة مبالغٌ فيها -

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus