| Bilemiyorum ama ben daha çok o listeyi düşünüyorum Scully. | Open Subtitles | أنا لا أعرف، لكنّي أعتقد الكثير عن تلك القائمة، سكولي. |
| Nörolojik psikiyatri bölümünde, ama durumu iyi değil, Ajan Scully. | Open Subtitles | هو في العصبيين يصعّب ردهة، لكنّه غير جيّد، الوكيل سكولي. |
| Ama açık konuşup kimsenin söylemek istemediği bir şeyi söyleyeceğim Ajan Scully. | Open Subtitles | لكن دعنا نكون صادقون، الوكيل سكولي حول الذي لا أحد يريد القول. |
| Bu işin içine girmek istiyorsan, Ajan Scully bu bilgiyi ortağına derhal iletirsin. | Open Subtitles | إذا اردت إقحام نفسك, عميلة سكالي فيجب عليك توصيل هذه المعلومات للعميل مولدر. |
| Ajan Scully'nin düştüğü mağarada bir şey vardı, bir yazıt. | Open Subtitles | كان هناك شيئاً بالكهف الذي سقطت به سكالي, إهداء ما. |
| Beni yok etmek isteyen oyunla ve Scully'e bulaşmış olan ölümcül hastalıkla bağlantısı olabilir. | Open Subtitles | -العميلة سكالي؟ يمكن أن يربط بالخدعة التي استهدفت تدميرنا.. والمرض الغير قابل للعلاج الذي ابتلوه بسكالي. |
| Scully'nin bilgilerini en yeni Yalnız Silahşör'e yükledim. - "Düşünür" adıyla geçiyor. | Open Subtitles | حمّلت بيانات سكولي الطبية إلى الرجل المسلّح الوحيد الأحدث. |
| Ama sizin kızınız bu durumda yaşayamaz, Bayan Scully. | Open Subtitles | أنا أعتقد، على أية حال، بأنّ هذه ليس الحالة مع بنتك، السّيدة سكولي. |
| Bayan Scully ile yalnız konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أودّ أن أتكلّم مع الآنسة سكولي لوحدها. |
| Papaz Sistrunk, bunlar Ajan Scully ve Ajan Mulder. | Open Subtitles | القسّ سيسترانك، هؤلاء وكلاء سكولي ومولدر. |
| Adamlarıma, kütüphaneleri incelemelerini söyleyeceğim, Ajan Scully. | Open Subtitles | أنا سيكون عندي موظّفوني يبدأون بالتدقيق مكتبات عامة لك، الوكيل سكولي. |
| Bu gemideki servis berbat Scully. | Open Subtitles | إنّ الخدمة على هذه السفينة فظيعة، سكولي. |
| Lütfen kapıyı dışarıdan kapatın Ajan Scully. | Open Subtitles | رجاء إغلق الباب على مخرجك، الوكيل سكولي. |
| Sanırım, yarım kalan otopsini tamamlayabilirsin, Scully. | Open Subtitles | أحزر بأنّه سيكون قادر على الإنهاء ذلك تشريح الجثة الآن، سكولي. |
| Peki, ama bir de bunun gerçek olduğunu farz et Scully. | Open Subtitles | الموافقة، لكن يتخيّل إذا هو كانت حقيقي، سكولي. |
| Komplo teorileri tasarlamıyorum, Scully. | Open Subtitles | لا أتقدّم أيّ نظرية المؤامرة هنا، سكولي. |
| Analizlere göre, 50 gram ağırlığında dizel bir yakıt, Scully. | Open Subtitles | طبقا للتحليل، هو زيت ديزل وزن 50، سكولي. طبقا للتحليل، هو زيت ديزل وزن 50، سكولي. |
| Ajan Scully, size bildiğiniz her şeyi bize söylemenizi öneririm. | Open Subtitles | أيتها العميلة سكالي, أقترح عليك أن تخبرينا بكل ما تعرفيه. |
| Yani diyorum ki Vivian Scully zorla işi yatağa götürdü. | Open Subtitles | ما اود قوله هو ان فيفيان سكالي اجبرت نفسها علي |
| Bu sabah Scully'nin silahını, buzdolabında donmuş yoğurdun içinde buldum. | Open Subtitles | هذا الصباح وجدتُ مسدس سكالي في الثلاجة، في الزبادي المجمد |
| Bunu Scully'e kimin yaptığını bilmem gerek. | Open Subtitles | أريد أن أعرف من فعل هذا بسكالي. |
| - Hitchcock ve Scully şimdi mutfak lavobosunda yangın çıkardı. | Open Subtitles | هيتشكوك وسكالي اضرموا النار في المطبخ يا الهي يا الهي |