düşüncesi uğruna savaşmalıyız. Bu, kendi sessizliğimizi ve karşıt politik güçlerin oluşturduğu bölücülüğü aşmak için gerekli. | TED | يعتبر هذا أمرا ضروريا للخروج عن صمتنا والانفصال المنجر عن القوى السياسية المتنافسة. |
Suç ortağı niteliğindeki sessizliğimizi bozmak ve birbirimize meydan okumak için, kadınların karşısında değil, yanında yer almak için daha çok babayiğite, cesaret, güç ve ahlaki dürüstlüğe sahip daha çok erkeğe ihtiyacımız var. | TED | ونحن بحاجة إلى المزيد من الرجال ذوي الجرأة، ذوي الشجاعة، ذوي القوة، ذوي النزاهة الإخلاقية لكسر صمتنا المتواطئ وتحدي بعضهم البعض والوقوف مع النساء وليس ضدهن. |
Lütfen sessizliğimizi saygısızlık olarak algılamayın. | Open Subtitles | رجاءً لا تسيئِ فهم صمتنا كقلّة احترام |
Çünkü " Konuşamadığımız durumlarda sessizliğimizi korumak zorundayız." | Open Subtitles | ،لأنه " حين لا يمكننا أن نتكلم "يجب أن نصمت |
Çünkü " Konuşamadığımız durumlarda sessizliğimizi korumak zorundayız." | Open Subtitles | لأنه " حين لا يمكننا أن نتكلم "يجب أن نصمت |
Şöyle bir değerlendirince, bir sonraki sefer bacağının içinde kaçak mal sokacağın zaman, sözü geçen sessizliğimizi biraz olsun daha rahat hâle getirecek birkaç talebimiz var. | Open Subtitles | باعتبار ان في اجازتك ...القادمة لدينا بضعة طلبات الذي يجعل من صمتنا اكثر راحة |
(Alkış) İnsanlar ve sistemler bizi olduğumuz yerde tutmak için sessizliğimizi kullanırlar. | TED | (تصفيق) الناس والأنظمة تريد صمتنا لتبقينا حيث نحن. |
"Ölenler, sessizliğimizi de hatırlarlar." | Open Subtitles | الموت يتذكر صمتنا |