Ateş etmeme neden olan şey onun silahıydı bakın, her şey burada. | Open Subtitles | .... وحقيقة أن مسدسه هو ما أجبرني على إطلاق النار انظري، كل شيء هنا وجاهزة للمغادرة |
- Onun silahıydı. - Geri alacağız. | Open Subtitles | كان مسدسه ونحن سنستعيده لك |
Ama Doug için olay farklıydı onun silahıydı. | Open Subtitles | (لكن بالنسبة لـ(دوج الأمر كان مختلفا ً لقد كان مسدسه |
Cinayet silahıydı, ve bir şekilde onun parçası. | Open Subtitles | كان سلاح الجريمة و بطريقة ما كان جزء منه |
Hırsızın erken ateşlenen silahıydı. | Open Subtitles | لم يكن هِبَةً من الربّ بل كان سلاح اللص الذي أطلق النار عكسياً عليه |
Patlayan onun silahıydı. | Open Subtitles | لقد تم الإطلاق من مسدسه. |
Kendi silahıydı. | Open Subtitles | لقد كان مسدسه. |
Ama onun silahıydı. | Open Subtitles | لكن مسدسه فعل |
Kendisi bir cinayet silahıydı, ama bu silahı tutan ve McCain'in boğazını kesen el başkasına aitti. | Open Subtitles | هو نفسة كان سلاح القتل ... لكن اليد التى أمسكت بهذا السلاح وغرستة فى عنق مكين ... تخص شخصٌ آخر |
Kendisi bir cinayet silahıydı, ama bu silahı tutan ve McCain'in boğazını kesen el başkasına aitti. | Open Subtitles | هو نفسه كان سلاح القتل ... لكن اليد التى امسكت بهذا السلاح وغرسته فى عنق مكين ... تخص شخصٌ اخر |
Hayır boğa bir cinayet silahıydı, efendim. | Open Subtitles | كلا الثور كان سلاح الجريمة |