| Tamam, bu Dr. Silverman ın işinin bittiğinden emin olacağım. | Open Subtitles | حسنا، أنا على الأقل سأتاكد من إيقاف هذا الدكتور سيلفرمان |
| Silverman, uh, siz benim Stanford başvurumu hemen göndermeyin? | Open Subtitles | سيدة سيلفرمان هل يمكنك أن توقفي إرسال إستمارتي إلى ستانفورد؟ |
| Bayan Silverman, benden doktoru olmamı istedi. | Open Subtitles | ايضا السيدة سيلفرمان تريدني ان اشرف على حالتها من الان وصاعدا |
| Louise, Dr. Silverman, eğer ilaç almazsan, sadece kendini tehlikeye atmaz, çevrendekilere de zararlı olursun dedi. | Open Subtitles | لويز، يقول الدكتور سيلفرمان إذا لم تأخذى علاجك أنت لست فقط تعريض نفسك، أنت تهددى جميع من حولك |
| Birkaç kişi Marc Silverman'a saldırdı. | Open Subtitles | - هاجم صبيّان (مارك سيلفرمن) وضرباه |
| Değerli konuklar, bugün burada Darren Silverman ve Judith Fessbeggler'in kutsal evliliği için toplandık. | Open Subtitles | احبائي الاعزاء , لقد تجمعنا هنا ...من اجل ان نُشارك دارين سيلفرمان وجوديس فيسبجلر... في حفل زواجهم المقدس |
| İyi akşamlar, Bay ve Bayan Silverman. | Open Subtitles | مساء الخير, سيد وسيده سيلفرمان |
| Elle geçen ay bizi alt etti. Sarah Silverman'ı klozette otururken göstermek klas bir şey miydi? | Open Subtitles | ألم يكن انيقا ان تعرض صور "سارة سيلفرمان" في دورة المياة |
| Garcia geçen hafta Erika Silverman'ın gittiği yerlerle ilgili bir şey bulamamış. | Open Subtitles | جارسيا) لم تجد شيئاً عن أماكن تواجد) إيريكا سيلفرمان) طوال الأسبوع الماضي) |
| Detektif Beckett. ben Dr. Silverman! | Open Subtitles | المحققة بيكيت ؟ أنا دكتور سيلفرمان |
| Tecrübeyle sabittir ki Joseph Silverman dünyanın en güvenilir insanınıdır. | Open Subtitles | (جوزيف سيلفرمان) هو أكثر شخص موثوق في الكوكب، طبقاً لتجاربنا |
| Bu Darren Silverman. | Open Subtitles | هذا دارين سيلفرمان |
| Deprem oluyor, yangın çıkıyor, B-ennifer'leri, Br-angelina'ları ve o çok konuşan Sarah Silverman'ı var! | Open Subtitles | وقبيحة اللسان تلك ، (سارا سيلفرمان)، تباً لهم جميعاً |
| Adı Doug Silverman. | Open Subtitles | اسمه دوغ سيلفرمان |
| Arabanız hazır, Bay Silverman. | Open Subtitles | السياره جاهزه ,سيد سيلفرمان |
| Ev Erika Silverman'a ait. Uluslararası bir dizayn firmasında proje müdürü. | Open Subtitles | (المنزل ملك (إيريكا سيلفرمان مديرة مشاريع في شركة تصميم عالمية |
| Erika Silverman da ekmek kırıntısı gibi belge izi bırakmıyor. | Open Subtitles | (والمدعوة (إيريكا سيلفرمان لا تترك أي أثر لتحركاتها |
| Erika Silverman yüzünden 17 kez bıçaklanmış. | Open Subtitles | المجرم طعن (إيريكا سيلفرمان) 17 طعنة في الوجه |
| Ama Erika Silverman'ın Green Hills'te yaşadığını biliyoruz. | Open Subtitles | (لكننا نعلم بأن (إيريكا سيلفرمان (عاشت في (جرين هيلز |
| Erika Silverman o zaman buradaydı. | Open Subtitles | هذا يتطابق مع وقت وجود (إيريكا سيلفرمان) هنا |
| Ama Silverman'e yapmayacağımı söyle. | Open Subtitles | لكن أخبر (سيلفرمن أنني لن أفعل ذلك |
| Harika. Bak, seninle Darren Silverman hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | عظيم , فانا اريد ان اُحدثك عن دارين سلفرمان |