| Ama seninki, simulasyon içindeki simulasyon olan tek dünya. | Open Subtitles | أنتم الوحيدون الذين بنيتم مظام محاكاة داخل نظام محاكاة. |
| Bizi simulasyon labına götür, damarını kestiğinde bağıran kalp atışı ve kan basıncı olan plastik adamlarla çalışalım. | Open Subtitles | هناك مخبر محاكاة حيث الأجساد البلاستيكية مزوّدة بمعدّل نبض وضغط دم وصوتٍ حين نثقب شرياناً |
| Tabii ki bu bir simulasyon ama alüminyum tankında bir delik açtınız biraz önce. | Open Subtitles | انها محاكاة ، بالطبع و لكنك فجرت ثقب للتو في خزان الألومنيوم |
| O bir simulasyon! | Open Subtitles | إنها مُحاكاة ! |
| Gerçek dünya yansımaları olmasaydı, ...bu simulasyon bir şeye benzemezdi, değil mi? | Open Subtitles | لن تكون محاكاه لو أن لديها مضاعفات العالم الحقيقى أليس كذلك ؟ |
| Eğer bizi tarama nakil ışınına ulaştırabilirsem, bu simulasyon bizi oyun denizinden alıp merkezi bilgisayarın oraya götürecektir. | Open Subtitles | إن إستطعت الوصول إلى شعاع النقل محاكاة الشراع الشمسي هذا سيعبر بنا بحر الألعاب خارج هذا النطاق ويعيدنا إلى الحاسب المركزي |
| Eğer bizi tarama nakil ışınına ulaştırabilirsem, bu simulasyon bizi oyun denizinden alıp merkezi bilgisayarın oraya götürecektir. | Open Subtitles | إن إستطعت الوصول إلى شعاع النقل محاكاة الشراع الشمسي هذا سيعبر بنا بحر الألعاب خارج هذا النطاق ويعيدنا إلى الحاسب المركزي |
| Bu bir simulasyon. | Open Subtitles | إنها محاكاة إنها ليست دليلا... |
| Tony,beni Kim'e bağla. Benim için bir simulasyon üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | -كانت تدير برنامج محاكاة لى |
| Sen üç boyutlu bir simulasyon programısın. | Open Subtitles | أنت فى برنامج محاكاه شامل |