"sisi" - Traduction Turc en Arabe

    • الضباب
        
    • ضباب
        
    • سيسى
        
    • فوج
        
    • للضباب
        
    • سيس
        
    • أن سحب
        
    sisi yok edebilmek için biz Lordlar bir pakt kurduk. Open Subtitles نحن اللوردات بدأنا بالتحرك للبحث عن مصدر الضباب و تدميره
    sisi görüyorsunuz ve yanıbaşındaki küçük gri bir kedi var. TED فأنت من خلال حروفها ترى الضباب و تلمح قطةً رماديةً صغيرةً في الأرجاء،
    Tanrı aşkına, kıyıda sisi delecek kadar güçlü bir ateş yanıyordu. Open Subtitles ياإلهي , لقد كانت نار تحترق عند الشاطيء كانت قويه بدرجه كافيه لتخترق غشاوة الضباب
    Alaska'da, sabahın yoğun sisi bir başka kartal tipini gizliyor. Open Subtitles فى ألاسكا، قدر من ضباب الصباح المبكر يغطي نموذج تقليدى آخر
    Nadir görülen sabah sisi yüksekleri kaplamış. Open Subtitles يجتاح ضباب الصباح الأراضي المرتفعة أحيانا
    -Yardıma ihtiyacın var, sisi. -Kimse yardım edemez. Open Subtitles "أنت تحتاجين للمساعدة,"سيسى ليس هناك مساعدة
    Londra sisi, 40 yıllık bir marka, ezelden beri varmış gibi. Open Subtitles لندن فوج) علامة تجارية منذ أربعين عاماً) يبدو أنها موجودة منذ الأزل
    Ama sis... - sisi s*ktir et. Buradan gidiyoruz. Open Subtitles ولكم الضباب اللعنة للضباب علينا الخروج من هنا
    Şey, Shikamaru, geçen akşamki o garip sisi gördün mü? Open Subtitles اوه أجل ,شيكامارو, هل رأيت الضباب في اللية الماضية؟
    Gazyağı sisi. Duman makinelerimizi kullanıyor. Open Subtitles لا نستطيع أن نرى من خلال الضباب إنه يستخدم آلات الدخان الخاصة بنا
    Bu sırada kıyıdan esen rüzgar, sisi karanın iç kısımlarına sürükler. Open Subtitles فيالوقتنفسه، الرياح الهاببة بإتجاه الشاطئ تكنس الضباب للداخل.
    Kutup ayısı sisi paravan olarak kullanıp, sürüye yaklaşıyor. Open Subtitles مستخدماً الضباب كغطاء ، فإن الدب يقترب من القطيع.
    Onlardan birinin sisi boyunlarındaki solungaçlardan saldığını gördüm. Open Subtitles رَأيتُ أحدهمَ يخرج الضباب منْ الخياشيمِ في رقبتِه
    sisi takip edip kayıp Lordları bulmak. Open Subtitles من نوع ضباب اخضر و يبحث عن اللوردات المفقودين
    "Demirhane'den ayrıldığımda sabah sisi çoktan yok olmuştu." Open Subtitles و كما كان يرتفع ضباب الصباح منذ فترة طويلة عندما تركت أول مرة المدفئة
    Bir sülfürik asit sisi, gelen Güneş ışığını engelleyip gezegeni karanlıklaştırdı. Open Subtitles ضباب حمض الكبريتيك حجبَ أشعة الشمس القادمة و أظلمَ الكوكب.
    Yeterli erkeyi oluşturacak bir şeyi kilometrelerce alanı kaplayacak elektrostatik bir sisi. Open Subtitles شيء من هذا القبيل يمكن أن يخلق ما يكفي من الطاقة لخلق ضباب إلكتروستاتيكي تغطي مئات الكيلومترات
    O çantada ne vardı, sisi? Open Subtitles ماذا كان يوجد فى الشنطة ,"سيسى" ؟
    Beni gerçekten korkutmaya başladın, sisi. Open Subtitles "لقد بدأ الخوف يتسرب إلىَ, "سيسى
    Her şeyde kendimize pay çıkaramayız ama geçen yıl satılan her üç yağmurluğun ikisinin iç cebinde "Londra sisi" yazılıydı. Open Subtitles أقصد ، لا نريد أخذ الفضل في كل شيء لكن ، اثنين من كل ثلاثة معاطف بيعت العام الماضي كانت علامة (لندن فوج) مخيطة على جيبها الداخلي
    Boşver sisi! Bu taraftan! Open Subtitles لا تهتم للضباب ، من ذلك الطريق
    Kendi gözlerinle gördün. sisi, Ray'i yılanların öldürdüğünü anlayınca kafayı yedi. Open Subtitles أنت رأيت ذلك بنفسك ,عندما علمت سيس" أن "راى" قد عضته الثعابين بدا عليها الخوف"
    Gökkuşağı sisi'nin kulağa tanıdık gelmesine şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أن سحب قوس قزح بدت مألوفة لكي... ..

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus