| Ruh hastalıkları ile ilgili yapılan damgalamalara son vermenin zamanı geldi. | TED | حان الوقت لإنهاء الوصمة المرتبطة بالمرض العقلي. |
| Sanırım acına son vermenin tam zamanı şimdi. | Open Subtitles | وأعتقد أنّ الوقت قد حان لإنهاء هذه الصفقة. |
| Tek çözüm bu. Buna son vermenin tek yolu bu. | Open Subtitles | إنّه الحلّ الوحيد، الوسيلة الوحيدة لإنهاء هذا الأمر |
| Bu talihsiz olaylara artık bir son vermenin vakti geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لوضع نهاية لكل هذهِ الحادثة المؤسفة |
| Tüm bunlara son vermenin tek bir yolu var ve sen bunu biliyorsun Ash. | Open Subtitles | هناك طريقة واحدة لانهاء هذا كله اش وانت تعرفها |
| Ama artık buna bir son vermenin zamanı geldi Louis. | Open Subtitles | ولكن الوقت قد حان لكي ننهي هذه العلاقة معه لويس |
| Buna son vermenin zamanı geldi, sence de öyle değil mi? | Open Subtitles | الوقت لأنهاء هذا , إلا تعتقد هذا ؟ |
| Bu işe son vermenin tek yolu onları yenmek. Küçük düşürmek. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنهاء هذا هو هزيمتهم، التلاعب بهم. |
| Bu baskınlara son vermenin tek yolu her iki tarafın da çıkarına olan bir anlaşmayla mümkün. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنهاء هذا هو التفاوض على شيء يرضي كِلا الطرفين |
| Bu baskınlara son vermenin tek yolu her iki tarafın da çıkarına olan bir anlaşmayla mümkün. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنهاء هذا هو التفاوض على شيء يرضي كِلا الطرفين |
| Ama haklısın. - Buna bir son vermenin zamanı geldi. | Open Subtitles | لكن معك حق، حان الوقت لإنهاء الأمر. |
| Buna son vermenin zamanı geldi. İkinci parçamı çalmayı öğrendim Bay Gold, "Danny Boy". Tebrik ederim. | Open Subtitles | حان الوقت لإنهاء هذا "تعلمت أغنية ثانية يا سيد غولد. |
| Buna son vermenin zamani gelmedi mi? | Open Subtitles | أعني، ألم يحنّ الوقت لإنهاء ذلك؟ |
| Bunlara son vermenin bir yolu olmalı. | Open Subtitles | لابد أن تكون هناك طريقة لإنهاء كل هذا |
| Tüm bu saçmalıklara bir son vermenin ve Rackham'dan kurtulmanın yolunu bulayım kendime bakarım. | Open Subtitles | عندما أجد طريقة لإنهاء هذا الأمر كله وأتخلص من سيطرة "راكام"علينا, سأفعل. |
| Buna bir son vermenin vakti geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لإنهاء هذا. |
| Günü belirle Jamal. Buna son vermenin zamanı geldi. | Open Subtitles | حدّد التاريخ يا (جمال) لقد حان الوقت لإنهاء هذا |
| - Bu savaşa son vermenin tek yolu... | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنهاء الحرب... |
| Şehrin düşecek Flash. Bu işe son vermenin tek bir yolu var. | Open Subtitles | ستسقط مدينتك أيها (البــرق) هناك سبيل واحد فقط لإنهاء هذا |
| Şimdi bu salgına son vermenin zamanı geldi. | Open Subtitles | لأصدقائنا ، أحبائنا ، و أطفالنا ...و الآن ، أنا أقول أنه قد حان الوقت لوضع نهاية لهذا الوباء |
| Eğer bunlara son vermenin yolunu bulduysa görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | إذا كان لديه وسيلة لانهاء كل هذا، لا يمكننا أن نتجاهل ذلك. |
| Ama artık buna bir son vermenin zamanı geldi Louis. | Open Subtitles | ولكن الوقت قد حان لكي ننهي هذه العلاقة معه لويس |
| Ama artık bu saçmalığa son vermenin zamanı geldi. | Open Subtitles | ولكن الآن حان الوقتُ لأنهاء هذه المهزلة |