| Şimdi yeni bir yönetim var. sorununuz 30 dolarlık mı? | Open Subtitles | الان نحن تحت ادترة جديدة لديكِ مشكلة 30 دولار ؟ |
| Çiçeklerle ilgili bir sorununuz varsa, herzaman iç mimarımı çağırabilirim. | Open Subtitles | إذا كان عندك مشكلة بالنباتات، أنا أستطيع دعوة منسق النباتات. |
| Ama sizin sorununuz seçmenlere kendinizi dinletmeniz sizi dinleyecek kadar sevdirmeniz. | Open Subtitles | و لكن مشكلتك أن تجعل الناخبين يستمعون إليك و أن تجعلهم يحبونك كما يسمعونك |
| Bu sizin sorununuz doktor, benim değil. | Open Subtitles | يبدو لى كأنها مشكلتك يا دكتور و ليست مشكلتى |
| Bu yıl, matematik dersinde hiç disiplin sorununuz oldu mu? | Open Subtitles | هل صادفتك أية مشاكل انضباط فى صف الرياضيات هذه السنة؟ |
| Sizin sorununuz boş kiliseler, beyler. | Open Subtitles | المشكلة هي الكنائس فارغة أيها السادة, هذا هو مشكلتكم |
| Pekala yüzbaşı, görünüşe bakılırsa arazinizde bir silah sorununuz var. | Open Subtitles | حسنا يا كابتن.. يبدو أنه لديكِ مشكلة أسلحة في محميتك |
| Jamie aradı ve dava anlaşmasıyla ilgili sorununuz olduğundan bahsetti. | Open Subtitles | جميمي أتصلت وذكرت أنه لديك مشكلة في حل مشكلة الإستئناف. |
| Bay Whitaker, şu anda veya daha önce alkol bağımlılığı alkolizm ya da uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili sorununuz oldu mu? | Open Subtitles | سيد ويتاكر هل كان كان لديك الآن أو من قبل أي مشكلة فالتعامل مع الكحوليات أو تعاطي الكحوليات أو المخدرات |
| 23 yaşına geldiğinde hâlâ korkuyorsa o zaman bir sorununuz var demektir. | Open Subtitles | حسنا,ان كان عمره 23 عاما و ما زال هذا يقلقك فلديك مشكلة |
| Bir sorununuz vardı,çünkü kafasını bulacaklardı, değil mi Bay Durst? | Open Subtitles | كانت لديك مشكلة ، لأن الرأس سوف يظهر أليس كذلك؟ |
| Eğer yaşadığınız ülkede başkanla bir sorununuz olduğunda yaşayacağınız en kötü şey başkan olamamanızsa şanslısınız. | TED | عندما تعيش في بلد ولديك مشكلة مع الحاكم وأسوأ شيء متوقع حدوثه هو أن يطردك من الرئاسة، فأنت محظوظ. |
| Sizin asıl sorununuz, Albay, tüm ülkeyi yargılamanız. | Open Subtitles | مشكلتك أيّهـا العقيد، أنّكَ تودّ أن تتّهم البلد بأسرها |
| Bir kadın olduğum gerçeği ile ilgili bir derdiniz varsa, bu sizin sorununuz, benim değil. | Open Subtitles | إن كنت غير مرتاح لأنني امرأة فهذه مشكلتك وليست مشكلتي |
| Bunun için beni eleştirecekseniz, bu sizin sorununuz. | Open Subtitles | و إذا كنت تريد الإساءة لي لذلك، فإنها مشكلتك الخاصة. |
| O laboratuvar ile alakadar biriyle bir sorununuz oldu mu? | Open Subtitles | وهل كانت لديكم أيّ مشاكل مع أيّ شخص مُرتبط بالمختبر؟ |
| - Bir sorununuz olursa, çadırım... - Bandini. | Open Subtitles | ـ ان واجهتكم اي مشاكل فان خيمتي ـ انا بانديني. |
| Sizin sorununuz, ...birbirinize karşı, ayrı ayrı oynamanız yerine... sizi birlikte oynamanız için zorlamamda. | Open Subtitles | مشكلتكم انكم بدلا من ان تلعبوا ضد بعضكم انا اجبرتكم على ان تلعبوا مع بعضكم البعض |
| Size elimizdeki bütün yemeği verdik. Siz hızlı yediniz. Bu sizin sorununuz. | Open Subtitles | لقد أعطيناكم كل الطعام الذي لدينا أما توزيعه فهي مشكلتكم أنتم |
| Sizin sorununuz ne? | Open Subtitles | ما خطبكم بحق الجحيم ايها الناس؟ |
| 911, sorununuz nedir? | Open Subtitles | هنا الطوارئ ما هي حالتك ؟ |
| İlk adım ayağa kalkmak ve bir sorununuz olduğunu kabul etmektir. | Open Subtitles | الخطوه الأولى أن تتوقفي تقولي أن لديكِ مشكله |
| Size yemin ederim ki sorununuz kalmadı. Lütfen buraya gelin. Bu işi bitirelim. | Open Subtitles | أعدك أنّ مشاكلك انتهت الآن، أرجوك، تعال كي ننهي هذه المسألة |
| Bu sizin aranızda. Bu sizin sorununuz. | Open Subtitles | هذا أمر خاص بكما فقط هذه مشكلتكما |
| Sizin sorununuz ne çocuklar? | Open Subtitles | ماذا دهاكم يا رفاق ؟ |
| sorununuz ne sizin amına koyayım? | Open Subtitles | ما خطبكما ، بحق الجحيم؟ حسن .. |
| Bir sorununuz olursa, bana yazın... | Open Subtitles | ان كان لديك أي مشكل,ففي استطاعتي حله |
| Onunla konuşurum. - Herhangi bir sorununuz olursa, beni arayabilirsiniz. | Open Subtitles | سأذهب للتحدث معها - اتصلي بي لو كان لديك أي أستفسار - |