| Fakat biz yerleşmiş standartlara daha fazla güvenemeyiz. | TED | ولكننا لا نستطيع ببساطة الوثوق المعايير المعمول بها. |
| Doug için, hepsi standartlara sıkı sıkıya bağlı olup insanlara yumuşak olmadan geçiyordu. | TED | بالنسبة لدوغ تعلق الأمر بالصرامة في المعايير والتسامح مع الناس. |
| Kuruluş veya bireylere bu standartlara erişmek için çaba göstermelerini isteyeceksem, ben kendimi ve işlerimi de irdelemem gerekir. | TED | إذا كنت سأسأل المنظمات و الأفراد للسعي لإتباع هذه المعايير و أنا أيضاً أحتاج لإكتشاف نفسي و امكانياتي |
| Modern standartlara göre etkileyici olmadığı kesin. | Open Subtitles | بالتأكيد ليست مثيرة للإعجاب وفقا للمعايير الحديثة |
| Bu mekan kesinlikle standartlara uygun değil. | Open Subtitles | هل أنت بخير ؟ لا يُمكن لذلك المكان أن يكون مُطابقاً للمعايير |
| Bugünkü akademik standartlara göre, sen sadece lise-terk sayılırsın. | Open Subtitles | بالمعايير الأكاديمية الحالية بالكاد أنت تعتبر تارك للمدرسة الثانوية. |
| standartlara uymazsa eleştirilecek olan benim. | Open Subtitles | إننى الشخص الذى سوف ينتقد إذا فشلت فى الحفاظ على المعايير |
| Tüm tıbbi standartlara göre şimdi ölmüş olmalıydınız, Bayan Halliwell. | Open Subtitles | و حسب المعايير الطبّية، يجب أن تكوني ميِّتة الآن |
| Bütün tıbbı standartlara göre, hâlâ ölü olması gerek. | Open Subtitles | بكلّ المعايير الطبية هو يجب أن ما زال يكون ميت. |
| standartlara başla. Röntgenleri alıp geliyorum. | Open Subtitles | إبدأي في أخذ المعايير سأذهب لإعداد جهاز الأشعة السينية , سأعود |
| Babamın sana aşıladığı gibi adamlarının da aynı standartlara erişmeye can attığını sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أن رجالك يتحلون بنفس المعايير العالية التى غرسها والدي بك |
| Bu standartlara bağlı olarak 52 parça yapabilir misiniz? | Open Subtitles | علي أساس هذه المعايير هل يمكنك صناعة 52قطعة؟ |
| Bu standartlara göre, hem ben hem de Victoria Grayson azize olmaktan çok uzağız. | Open Subtitles | وبنائاً على هذه المعايير كلانا أنا وفيكتوريا جريسون لسنا بقديسين |
| Maalesef kaşıkların standartlara uygun değil, o yüzden... | Open Subtitles | أخشى أن ملاعقك لا تُطابق المعايير المطلوبة ، لذا |
| Artık çok eskide kaldı ama modern politik standartlara göre çok büyük bir farkla seçilmiştim. | Open Subtitles | هذا من الماضي، لكن بحسب المعايير السياسية المعاصرة فقد حققت فوزاً ساحقاً في الانتخابات |
| Federal standartlara göre, bu çarpışmada mühim olmayan birkaç ölçü birimiyle, bu kazadaki koltuğun onayını almak için 1000'in altında bir skor elde etmeniz gerek. | TED | المعايير الاتحادية هي أن يكون لديك أقل من 1000 نقطة لكي يكون مقعد السيارة معتمد للأستخدام مع بعض الفروق الحسابية الغير مهمة |
| Peki ya çocukla birlikte gelen kilolar, bazı standartlara uyum sağlama baskısı, | TED | ماذا عن الوزن المصاحب لهم الضغط للتأكيد على هذه المعايير... |
| Otistik standartlara göre normal insan beyni kolayca çeldirilebilir, takıntılı bir şekilde sosyal ve detaylar için dikkat eksikliğinden muzdariptir. | TED | وفقا للمعايير الخاصة بمرض التوحد، فإن الدماغ البشري قابل للتلف بسهولة، يتعرض للقلق الإجتماعي القوي، كما يعاني من عجزعند الإنتباه للتفاصيل. |
| İnanmak zorunda olduğumuz bu tür anlaşmaları keyfi temel standartlara dayandırma. | Open Subtitles | و لكن لا تضع علاقتنا وفقا للمعايير... التى أجبرونا على تصديقها... و اعتناقها لأى سبب. |
| İstediğim standartlara göre değil ama... | Open Subtitles | إنّه حقًّا لا يرتقي للمعايير التي أريدها، لكن... |
| "Aslında, eski standartlara göre de oldukça kötüydü. | TED | "في الواقع، هو يعتبر سيئا حتّى بالمعايير القديمة. |