| O yüzden gülerek aslında kendi sunuculuk için sabote ediyordun. | Open Subtitles | إنه بسبب ذاك الجزء منك, ذاك الجزء منك كان يضحك, لكي يخرِّب عليك وظيفتك كمقدم, حسناً؟ |
| Ama televizyonda sunuculuk yapmak stresli olabiliyor. | Open Subtitles | لكن العمل كمقدم في التلفاز يمكن أن يسبب التوتر. |
| O bizim şovda sunuculuk yapacak kadar havalı değil. | Open Subtitles | أنا أقول بأنها قبيحة جداً لأن تكون مذيعة برنامجنا |
| Los Angeles'ta, yerel bir kanalda sunuculuk kaptım. | Open Subtitles | لقد حصلت لتوي على وظيفة هنا في (لوس انجلس)ـ مذيعة للأخبار المحلية |