| Tüm yapabileceğim aşkımızı içimde saklamak. | Open Subtitles | كل ما أستطيع فعله هو الحفاظعلىما لنا.. في مكان ما بداخلي |
| Tüm yapabileceğim, bunu kendimi korumak için kullanmak. | Open Subtitles | كل ما أستطيع فعله هو اتباع هذه الطريقة لكي أحمي نفسي |
| Tüm yapabileceğim bu. Sana yarım puan daha verebilirim, hepsi bu. - Evet. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع فعله سأعطيك نصف نقطة |
| Eğer kararın buysa, Tüm yapabileceğim seni hazırlamak, zamanı geldiğinde aydınlanma yolunu bulmana yardım etmek. | Open Subtitles | كل ما يمكنني فعله هو تجهيزك مساعدتك لإيجاد طريقك للتنوير عندما يحين ذلك الوقت أذا كان ذلك ما قررت أنك تريده |
| Ama Tüm yapabileceğim bu. | Open Subtitles | لكن هذا كل ما يمكنني فعله |
| Tüm yapabileceğim sormak dinle, benden intikam alma, Nancy. | Open Subtitles | كل ما يمكنني فعله هو الطلب... لا تنتقمي لي يا "نانسي |
| Tardis'i çaldığında, Tüm yapabileceğim koordinatları sağlamlaştırmaktı. | Open Subtitles | عندما كان يسرق التارديس لم أستطع فعل شئ سوى أن إفساد الإحداثيات |
| Tardis'i çaldığında, Tüm yapabileceğim koordinatları sağlamlaştırmaktı. | Open Subtitles | عندما كان يسرق التارديس لم أستطع فعل شئ سوى إفساد الإحداثيات |
| Tüm yapabileceğim, sana olanları anlatmak. | Open Subtitles | كل ما أستطيع فعله هو أن أخبرك ماذا حصل |
| Bugün Tüm yapabileceğim bu. | Open Subtitles | إنه فعلاً كل ما أستطيع فعله اليوم |
| Tardis'i çaldığında, Tüm yapabileceğim koordinatları sağlamlaştırmaktı. | Open Subtitles | عندما كان يسرق التارديس لم أستطع فعل شئ سوى أن إفساد الإحداثيات |