| Doldurulmadım, boğulmadım, tüylerim yolunmadı ve kızartılmadım. | Open Subtitles | أنا لم أتعرض إلى الإتخام والإغراق ونتف ريشي وشيّي |
| şuna bir bak.şuna bir bak. devamlı olarak tüylerim dökülüyor! | Open Subtitles | لقد نُقرت بشدة إلى درجة أنني أفقد ريشي |
| tüylerim hakkında övgü dolu sözler söylemişti. | Open Subtitles | ولقد كان مُجامِلاً للغاية حول ريشي |
| tüylerim diken diken oldu ve ağzım tiksinti içinde kurudu. | Open Subtitles | لدي لحم أوزة بين ذراعي وفمي أصبح جافا من القشعريرة |
| Her dinleyişimde, tüylerim diken diken oluyor. | TED | كل مرة أستمع فيها لذلك , تنتابنى القشعريرة. |
| Nehre girerken tüylerim üzerimdeydi. | Open Subtitles | كل ما اعرفه انه كان لدي كل فرائي عندما عبرنا النهر |
| tüylerim diken diken oldu. Seninde oldu mu? | Open Subtitles | إني اكتم صرخة رعب هل تكتم صرخة رعب؟ |
| Ne zaman bu endüstriyel görünüm dev parçaların şehirde, bir binada ziyaretçiler ve komşular tarafından deneyimlendiğini görsem hâlâ tüylerim diken diken olur. | TED | ومع ذلك مازلت أشعر بالقشعريرة عندما أرى هذه القطع العملاقة من الأراضي الصناعية في قلب المدينة، في مبنى، يطيل الناس والجيران النظر فيه. |
| Bir şeye muhteşem diyorsam, tüylerim diken diken olmuştur. | Open Subtitles | وعندما اقول رائعا يعني أن شعر جسمي قد توقف |
| Çünkü bu sıcakta tüylerim gevşer. | Open Subtitles | لأنّ ريشي قد جفّ من هذه الحرارة |
| - Yağmur yağacak ve tüylerim ıslanacak.- | Open Subtitles | إنها ستمطر، وسيبتل ريشي. |
| tüylerim olmadan uçamam. | Open Subtitles | لا أستطيع الطيران بدون ريشي |
| - Bakın ne zaman dinlesem tüylerim ürperiyor. | Open Subtitles | انظروا، إنها تصيبني ببعض القشعريرة بكل مرة |
| tüylerim ürperdi gerçekten. Siktiğimin tüylerini görüyor musunuz milet? | Open Subtitles | في الحقيقة لقد انتابتني القشعريرة هل رأيتم كيف انتصب شعر يداي؟ |
| Harika olacağını söylemiştim. Şu an tüylerim diken diken! | Open Subtitles | أخبرتُكَ ان هذا سيكونُ رائعاً تنتابُني القشعريرة في كُل جسدي |
| - Hey, eğer yalan söylüyorsam, tüylerim doğal parlaklığını kaybedebilir. | Open Subtitles | فليفقد فرائي لمعانه الطبيعي. ذلك ينهى الامر! |
| - tüylerim diken diken oldu. | Open Subtitles | لقد حصلنا على صرخة رعب |
| Gördüğüm bazı manzaralar o kadar ürkütücüydü ki, tüylerim ürperdi. | Open Subtitles | بعض المشاهد التي رأيتها كانت مخيفة جداً وأصابتني بالقشعريرة |
| Ve tüm malenki tüylerim diken diken oldu. | Open Subtitles | وعندها شعرت بكل شعر جسمي يقشعر |