| tırnaklarını teker teker kopardıkları zaman ya da taşaklarını ceviz gibi kırdıkları zaman. | Open Subtitles | لو كانوا ينزعون أظافرك واحدًا تلو الآخر أو يسحقون خصيتاك حتى تنفتح كالجوز |
| tırnaklarını boyamana gerek yoktu, buradan Harran'a kadar hiç erkek yok. | Open Subtitles | أنت لا تحتاجين لطلاء أظافرك لا يوجد رجل من هنا حتى حورب |
| Her ne kadar önce sağ elinin tırnaklarını kesenlerden olsam da. | Open Subtitles | حتى لو أنني من النوع الذي يقص أظافر اليد اليمنى أولا |
| tırnaklarını yapıyor, televizyon seyrediyor ve senin paranı harcıyor. Senin kazandığın parayı. | Open Subtitles | إنها تُقلم أظافرها و تُشاهد التلفاز و تنفق نقودكِ التي تجنيها أنتِ. |
| tırnaklarını yiyormuş ve dişlerin üstündeki mine ikinci seviyeye kadar inmiş. | Open Subtitles | يقضم أظافره , ومادة العاج في أسنانه مستهلكة حتى الطبقة الثانية |
| O kadar sertsin ki, kahvaltılarda tırnaklarını yiyebilirsin. | Open Subtitles | أنت شرسة جدا بحيث يمكن أن نتصور .أنك تتناولين الأظافر في الأفطار |
| Hayır. Muhtemelen biraz önce tırnaklarını boyamışsındır. | Open Subtitles | لا، على الأرجح أنّكِ طليتِ أظافركِ للتوّ |
| Monk, adamın tırnaklarını onaylamadı, komiser. | Open Subtitles | مونك لم يتعرف على اظافر الرجل ايها القائد |
| tırnaklarını boyamana gerek yoktu. Buradan Harran'a kadar hiç erkek yok. | Open Subtitles | أنت لا تحتاجين لطلاء أظافرك لا يوجد رجل من هنا حتى حورب |
| tırnaklarını terbiye edersen, ne kadar iyi olacağını bir düşünsene. | Open Subtitles | lmagine جيدا كيف كنت ستفعل إذا كنت فعلا قلص أظافرك. |
| Tamam, tırnaklarını kesmene birşey demedim ama çizgiyi aştın. | Open Subtitles | قص أظافرك هو شيء واحد لكن هذا, هذا يتخطى الحدود |
| Önce sol elinin tırnaklarını kesenler ile önce sağ elinin tırnaklarını kesenler. | Open Subtitles | أناس يقصون أظافر اليد اليسرى أولاً وأناس يقصون أظافر اليد اليمنى أولاً |
| Sağ elinin tırnaklarını kesmeni... | Open Subtitles | أريدك أن تقصى أظافر يدكاليمنى،هذانالإثنان. |
| tırnaklarını güzel ve düzgün tutmak için her gece gelen manikürcüsü bile var. | Open Subtitles | لديه أيضاً منظّف أظافر يأتي كل ليلة . كي يبقي أظافره مقلّمة و نظيفة |
| Hâlâ fincanın üzerindeki kırmızı tırnaklarını görebiliyorum. | Open Subtitles | مازلت أستطيع رؤيت أظافرها ممسكه بهذا الفنجان |
| Onunla çalışamam, Frasier. tırnaklarını bir görsen. Paniğe gerek yok, Roz. | Open Subtitles | لا أستطيع العمل لديها يا فريجر عليك أن ترى أظافرها لا حاجة للهلع متأكد أن هذا كله جزء من الرقصة |
| Onun tırnaklarını sadece o kesebilirdi. | Open Subtitles | لقد كانت الشخص الوحيد المسموح له بقص أظافره |
| Öyle, yatakta ayak tırnaklarını kesmen kadar sevdiğim bir özellik. | Open Subtitles | صحيح، و هناك أيضاً تدريم الأظافر في السرير |
| Oje. tırnaklarını mı yaptırdın sen? | Open Subtitles | مسحوق أظافر هل قمتِ بتجميل أظافركِ ؟ |
| Pekala, bundan böyle ayak tırnaklarını ben keserim. | Open Subtitles | الغرامة، أنا سأقطع اظافر قدمك لبقية حياتك. |
| Seni yakalamışlar ve ayak tırnaklarını çekmişler. | Open Subtitles | سمعت قصصا من جواتيمالا انهم خلعوا اظافرك هناك |
| Onları bir düşünsene, şu an ofislerinde ter içindeler art arda sigara yakıyorlar, tırnaklarını yiyorlar ülserleri koca bir teknenin gövdesinde bir delik açacak kadar asit üretiyor. | Open Subtitles | فكّر بهم، يتعرقون في مكاتبهم يقضمون أظافرهم قرحتهم تتحول لأسيد حارق يُحدث ثقبًا في سفينتهم |
| Beni heyecanlandırdı ama tırnaklarını kesersen daha da iyi olur. | Open Subtitles | لا أقول إنه لم يكن تصرفاً جذاباً أظن فقط أن عليك تشذيب أحد أظفارك |
| Çocukken tırnaklarını kesiyordum ama artık beni dinlemiyor. | Open Subtitles | عندما كَانتْ طفلة , كنت اقص اظافرها . الآن هي لَنْ تَستمعَ أكثر |
| tırnaklarını tenekeci makasıyla. | Open Subtitles | و أصابع قدمه بمفتاح المعلبات |
| Tina, ya tırnaklarını kes, hayatım... ya da böyle rüya görmekten vazgeç. | Open Subtitles | تينا يجب أن تقصى أضافرك أو تتوقفى عن هذه الأحلام |
| Ayak tırnaklarını kesiyor, dişlerini fırçalıyor ve balıklarına yem atıyor. | Open Subtitles | يقص أظفار قدميه ويغسل أسنانه ويطعم سمكته |
| Bakıyorum da ayak tırnaklarını hala masada kesiyorsun, baba. | Open Subtitles | أرى أنك لا تزال تخدش بأظافرك بالطاولة يا أبي |