| Sen bir sineği bile incitemezsin, Bertram. Tabi eğer zaten ölmemişse. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تؤذى ذبابة إلا إذا كانت قد فارقت الحياة |
| Fakat çevreyi ölçmek için mezura ya da bir parça ip gerekir; Tabi eğer daha iyi bir yol olmasaydı. | TED | لكن للحصول على محيط، فأنت بحاجة لشريط قياس أو قطعة من خيط، إلا إذا كان هناك طريقة أفضل. |
| Tabi eğer Harmony gibi avanak ya da Druscilla gibi kaçık değilse. | Open Subtitles | إلا إذا كانت مغفلة مثل هارموني أو مجنونة مثل دروسيلا |
| Tabi eğer Sholto'nun varisi yaptıklarını telafi etmek istiyorsa ve bu gizemle ilgili bir şey biliyorsa ayrı. | Open Subtitles | بدات ترسل فور وفاه شولتو الا اذا كان وريث شولتو يعرف شيىء ما عن اللغز |
| Tabi eğer dosyalar bozulmamışsa. | Open Subtitles | البيانات يمكن أن تتعافى , الا اذا كانت الملفات قد فسدت |
| Tabi eğer benden başka bir isteğiniz daha yoksa çünkü yaparım. | Open Subtitles | إلا لو كنت تريدنى افعل شىء اخر لك لاننى صراحة سـ... |
| Tabi eğer senin flört yaşamın evreni zamkla yapıştırılmış gibi tutmuyorsa... | Open Subtitles | مالم يكن تاريخ مواعدتكم هو الصمغ الذي يحمل الكون معاً .. |
| Tabi eğer biri bir şekilde oraya gidip onları kurtarmazsa. | Open Subtitles | إلا إذا شخصاً ما , بطريقة ما لم يستطع الوصول إليهما في الوقت المناسب لينقذهما |
| Aradığın şeyi bulalım tabi, eğer ki, bir korkak değilsen. | Open Subtitles | دعونا ندعي ما تسعى... إلا إذا كنت بطبيعة الحال جبانا. |
| Tabi, eğer sen hanım evladıysan, Mickey bahse girmeye çok korktuysan, olayı tamamen burada kapatabiliriz. | Open Subtitles | إلا إذا كنت خائف .كالفتياتيا ميكي. خائف قليلا من أن تقوم بهذا، سنترك الأمر كما هو. |
| Tabi eğer bir İngiliz versiyonu yoksa. | Open Subtitles | إلا إذا كانت هناك نسخة بريطانية للأغنية. |
| Tabi eğer avatar bir şekilde hala hayattaysa. | Open Subtitles | إلا إذا كان الأفاتار في حقيقة الأمر حياً بطريقة ما |
| Tabi eğer avatar bir şekilde hala hayattaysa. | Open Subtitles | إلا إذا كان الأفاتار في حقيقة الأمر حياً بطريقة ما |
| Tabi eğer başına dert açacaksa, otele de dönebiliriz. | Open Subtitles | إلا إذا كان يوجد مشكلةِ، حينها يُمكِننا أَن نَعُودَ إلى الفندقِ. |
| - Depo eşyalarına erişimi olamaz ki, Tabi eğer... - Evet. | Open Subtitles | لا يمكنه أبداً الوصول لأشياء المستوع إلا إذا - تعم - |
| Herhangi bir sabıka kaydı yok, Tabi eğer, lisedeyken kilisede yaptığı eşek şakasını saymazsak. | Open Subtitles | لا سجلات جنائية عبر المجلس ، إلا إذا كان تشجيعا للكنيسة |
| Anlamıyorum. Tabi eğer endişelendiği bir şey varsa... | Open Subtitles | انا لن احصل عليه الا اذا كان هناك شيئا تخشاه |
| Tabi eğer şimdi gelip onunla tanışmak istemezsen. Büyük ihtimalle yeni erkek arkadaşındır. | Open Subtitles | الا اذا كنتِ تودين مقابلته الأن لابد وانه صديقكِ الجديد |
| Tabi eğer not defteri bizde değilse. | Open Subtitles | الا اذا كان لدينا دفتر ملاحظاتها مهلا,انتظري |
| Tabi eğer dürüstçe, seni sevdiğim gibi beni sevmiyorsan. | Open Subtitles | إلا لو استطعت الوقوف هناك وإخباري بصدق أنك لا تحبينني كما أحبك |
| Tabi eğer kaçan 2 kişi özel kişiler değillerse. | Open Subtitles | إلا لو كان الإثنان اللذان هربوا مميزين |
| Bence bu mümkün Tabi eğer tanınmak istemiyorsa. | Open Subtitles | أظن هذا محتمل مالم يكن يرغب ألا يتعرف عليه |
| Ben derim ki, eğer birisi, çocuklarını gerçekten görmek isteseydi, ...iki eli kanda da olsa görürdü, Tabi eğer umursuyorsa. | Open Subtitles | يبدو لي انه لو أراد شخص ما أن يرى أطفاله فلما يلعنهم على مالم يفعلوه ليستحقوا به اللعن |