| Çok geçmeden, hepsi maviye boyanmış ve turuncu peruklar takmışlardı. | Open Subtitles | الشئ الثاني الذي علمناه أنهم سيُدهنون باللون الأزرق و يرتدون باروكات |
| Şu maskeleri, iblis maskelerini takmışlardı. | Open Subtitles | كانوا يرتدون هذه الأقنعة هذه أقنعة الشيطان. |
| Maske takmışlardı ve seslerini değiştirmişlerdi. | Open Subtitles | يرتدون أقنعة وكان يغيّرون في اصواتهِم |
| Hayır, hayır. Şu maskeleri, iblis maskelerini takmışlardı. | Open Subtitles | كلاّ، لقد كانوا يرتدون أقنعةً، وهذا قناع الشيطان! |
| Dedim ya, kar maskesi takmışlardı. | Open Subtitles | سبق أن قلت لك, كانوا يرتدون أقنعة |
| Ama biliyorsunuz kar maskesi takmışlardı. | Open Subtitles | فتية يرتدون أقنعة تزلج |
| Ama biliyorsunuz kar maskesi takmışlardı. | Open Subtitles | فتية يرتدون أقنعة تزلج |
| Hepsi bere takmışlardı. | Open Subtitles | كانو جميعا يرتدون القلنسوات |
| Askerlerin şenlik ateşi gecesinde yaptığı gibi Guy Fawkes maskesi takmışlardı. | Open Subtitles | (لقد كانوا يرتدون أقنعة (جاي فوكس مثل ذلك الشخص من الجنود الذي يقوم بإضرام النار في الليل |