| ve o anda vites kutusu sıkıştı ve tamamlayacak birkaç turu kalmıştı sadece altı vitesle. | Open Subtitles | ومن ثم تعطل صندوق الغيارات يجب عليه ان يكمل العدد المتبقي من اللفات فقط في الغيار السادس. |
| Arayıcı, Doğruluk Kılıcı olmadan görevini nasıl tamamlayacak? | Open Subtitles | كيف يكمل الباحث مسعاه بدونسيف الحقيقة؟ |
| Sevgili babanızın sizin eğitiminizi tamamlayacak vakti olsaydı eminim bunu size öğretirdi. | Open Subtitles | هذا شيء كان على والدك العزيز الراحل أن يعلمك إياه لو طال به الوقت ليكمل تعليمك. |
| Kalbimin yarısı seni tamamlayacak. | Open Subtitles | نصف قلبى ليكمل نواقصك |
| Bir bakıma beş yüzyıldır oluşmakta olan bir üst-devrimi tamamlayacak bir devrim. | Open Subtitles | إنها ثورة بمعنى أنها ستكمل ثورة أكبر كانت تتطور طوال 5 قرون. |
| İlkel benlik paramparça olduğunda kendisini tamamlayacak bir şey arar. | Open Subtitles | حين تتهشّم النفس البدائيّة، تمدّ يدها بحثاً عمّا يكملها ثانيةً |
| Ancak görevi tamamlayacak cesaretin yoktu. | Open Subtitles | لكن لم تكن لديك الشجاعة لإكمال المُهمة وحسب. |
| Dr. Jordan tamamlayacak. | Open Subtitles | لذا جوردان سوف يكمل عني العملية. |
| Kurban törenini tamamlayacak. | Open Subtitles | إنه يكمل التضحية |
| "Kalbimi söken kişi yarım kalan işimi tamamlayacak." | Open Subtitles | هذا من يفطر قلبي" "يكمل عملي |
| Kalbimin yarısı seni tamamlayacak. | Open Subtitles | نصف قلبى ليكمل نواقصك |
| İşlerini tamamlayacak birini bulması. | Open Subtitles | شخص... ليكمل عمله. |
| Bu testleri tamamlayacak mısın? | Open Subtitles | هل ستكمل هذه الاختبارات؟ |
| İlkel benlik paramparça olduğunda kendisini tamamlayacak bir şey arar. | Open Subtitles | حين تتهشّم النفس البدائيّة، تمدّ يدها بحثاً عمّا يكملها ثانيةً |
| Katılmıyorum. Dışarıda seni tamamlayacak mükemmel bir insan olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أعارضك، أؤمن بوجود شخص مثالي لكل امرأة يكملها |
| "Sistemi tamamlayacak bir gelişim işlevi. | Open Subtitles | "علامة تحوّل لإكمال النظام |