| Ona e-mail gönderdiler 'çünkü daha önce hiç tanışmadılar. | Open Subtitles | أرسلوا مواصفاته في رسالة إليكترونية لانهم لم يلتقوا من قبل |
| O ve Bayan Walling hiç tanışmadılar. | Open Subtitles | هو والسيدة (والينغ) لم يلتقوا البتة |
| Hiç yüz yüze tanışmadılar aslında. | Open Subtitles | في الحقيقة لم يتقابلوا وجها لوجه |
| C: Hiç tanışmadılar. | Open Subtitles | ج، لم يتقابلوا إطلاقاً، |
| Madem tanışmadılar neden onun için ödeme yaptı? | Open Subtitles | حسناً، إذا لمْ يلتقيا من قبل، فلمَ دفع لها؟ |
| Orada beş kişi daha vardı. Müvekkilimle daha önce hiç tanışmadılar. | Open Subtitles | لقد كان هُناك خمس رفاقاً آخرين و لم يقابلوا موكلي من قبل |
| Niye bu saate kadar seninle tanışmadılar sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعتقدين بأنهم لم يقابلوك الى هذا اليوم |
| İyi ama henüz benimle tanışmadılar bile. Evet, ne olmuş? | Open Subtitles | فرانك)، هما لم يقابلونني حتى) |
| Bugün tanışmadılar mı yani? | Open Subtitles | ألم يتقابلوا اليوم فقط ؟ |
| İkisi daha önce hiç tanışmadılar. | TED | والاثنين لم يلتقيا مُسبقًا قَط. |
| Belki senin annen ve baban tanışmadılar bile. | Open Subtitles | لعلّ أبويك لم يلتقيا أبداً؟ |
| Hiç tanışmadılar. Kadının yarın gelmesini bekliyorlar. | Open Subtitles | -لم يلتقيا ويتوقعون حضورها غداً |
| Ama o insanlar Lemon Breeland ile tanışmadılar. | Open Subtitles | حسنا , هؤلاء الناس لم يقابلوا ابدا ليمون بيرلاند |
| - Çünkü hiç bir kraliçeyle tanışmadılar. | Open Subtitles | -لأنهم لم يقابلوا ملكة من قبل |
| Çünkü henüz seninle tanışmadılar, sendeki şey onlarda yok. | Open Subtitles | لأنهم لم يقابلوك ولا يمتلكون قدراتك. |
| İyi ama henüz benimle tanışmadılar bile. Evet, ne olmuş? | Open Subtitles | فرانك)، هما لم يقابلونني حتى) |