| Akıllarına gelen her ilacı, her tedavi yöntemini denediler. | TED | جربوا معه كل دواء، وكل علاج آخر استطاعوا التفكير فيه |
| Beyninizin acıya nasıl tepki verdiğini anlamak sizin için en iyi tedavi yöntemini bulmanın anahtarıdır. | TED | لمعرفة كيفية استجابة الدماغ للألم هو المفتاح لإيجاد أفضل علاج |
| Eğer acı devam ederse bir sağlıkçı en iyi bilinen tedavi yöntemini uygulardı: sözde enfekte kanı boşatmak için kafatasında küçük bir delik açmak. | TED | وإذا استمر الألم، يقوم ممارس طبي بإجراء أفضل علاج معروف: حفر ثُقب صغير في الجمجمة لتصريف الدم الذي كان يُعتبر ملوثًا. |
| İlerlemeyi objektif olarak ölçebilmeliyiz ve en sonunda, kesin tedavi yöntemini bulduğumuz zaman bunu bilmemizin tek yolu, bunu doğrulayabilecek objektif bir ölçüdür. | TED | نحن بحاجة إلى أن نكون قادرين على قياس التقدم في المرض موضوعياً وبشكل عام، السبيل الوحيد الذي سنعلم به أنه لدينا علاج حقيقي هو عندما نجد قياساً موضوعياً قادراً على الإجابة عن ذلك بالتأكيد. |
| Kenley'in tedavi yöntemini sadece çocukla geçirdiği yarım saatlik tecrübe üstüne başlı başına değiştiriyor. | Open Subtitles | وقد غيّرت نظام علاج (كنلي) بالكامل اعتماداً على ماذا؟ على نصف ساعةٍ من التعامل مع الطفل |