| Ölüme bir an bile kala Tekboynuzlu kanı içersen, hayatta kalırsın. | Open Subtitles | شرب دماء وحيد القرن يبقيك حياً ولو كنت على شفا الموت، ولكن بثمن باهظ.. |
| Tekboynuzlu kanıyla hayatta kalıyorum ama kendi bedenime dönemiyorum. | Open Subtitles | دماء وحيد القرن تبقيني حياً لكنه لا يعطيني جسداً لي |
| 12 yaşlarındayken Tekboynuzlu atlara kafayı takmıştı çünkü onların büyülü olduklarına ve her şeyi yapabildiklerine inanıyordu. | Open Subtitles | عندما كان عمرها12سنة كانت كانت مهووسة بحصان وحيد القرن لأنه كان سحري ويمكن ان يفعلوا أشياء عظيمة. |
| Benim de Zorknoin Evreni'nden aldığım evcil bir Tekboynuzlu atım var. | Open Subtitles | لدي حيوان أليف وحيد القرن أشتريته على كوكب زوركنون |
| Tekboynuzlu bebekle bunu yapmamalıydım. | Open Subtitles | لاينبغي ان أفعل هذا بطفل وحيد القرن |
| Bu bir Tekboynuzlu kanı. | Open Subtitles | إنها دماء وحيد القرن |
| Tekboynuzlu öldürmek çok büyük bir suçtur. | Open Subtitles | ذبح وحيد القرن جريمة مريعة |
| Tekboynuzlu kanıyla yaşıyor. | Open Subtitles | يحيا على حساب وحيد القرن |
| Tekboynuzlu bir bebek bu. | Open Subtitles | انه طفل وحيد القرن |
| Ona Tekboynuzlu bebek adını taktım. | Open Subtitles | سميته طفل وحيد القرن |