| - Baba, 11 yaşında değilim! - Pekâlâ aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | أبي أنا لست في الحادية عشر من عمري حسناً أنتِ تبالغين |
| N'aber kardeşim. Bence aşırı tepki veriyorsun, anne. | Open Subtitles | مرحباً صديقي , أماه أعتقد أنّك تبالغين بالأمر |
| Sürekli aşırı tepki veriyorsun ben de bir dal arıyorum. | Open Subtitles | أحاول إيجاد محط مُشترك لأنك تواصلين المبالغة في ردة فعلك |
| Anlıyorum ama belki biraz aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | أتفهم ذلك، لكنك ربما تبالغين في ردة فعلك |
| Eğer bunların sebebi Ian'dan hoşlanmamsa, aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | إذا كان هذا لأني أستمتع بوقتي مع إيان فأنت تبالغ |
| Hergele! Şu an çok aşırı tepki veriyorsun, haberin olsun! Bu hiç komik değildi. | Open Subtitles | أيها الوغد، إن رد فعلك مبالغ فيه، فهذا ليس مضحكًا لهذه الدرجة |
| Aşırı tepkisi veriyorsun demiyorum uygun olanın daha üzerinde bir tepki veriyorsun. | Open Subtitles | انا لا اقول انه تبالغين فقط لدي ردة فعل فوق المستوى |
| Aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | لم يقل شيئا عن كونها مريضة. أنت تبالغين. |
| - Aşırı tepki veriyorsun. - Sen de naif davranıyorsun. | Open Subtitles | أنت تبالغين بردة فعلك - وإنك بدأت تصبح ساذجا - |
| Bence aşırı tepki veriyorsun, dostum. | Open Subtitles | كلا , أعتقد أنك تبالغ في ردة فعلك يا رجل |
| Aşırı tepki veriyorsun deme! | Open Subtitles | اعتقد انهم كانوا يضحكون على ردة فعلك - لا تقولي بأنني ابالغ في ردة الفعل - |
| Bence aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | انا اعتقد انك تبالغ فى ردة فعلك |
| - İğrenç bu. Aşırı tepki veriyorsun! | Open Subtitles | أنت تبالغ في ردة فعلك ماذا لو لم أغسل |
| Aşırı tepki veriyorsun ahbap. Bir sürü çam ağacı var. Her yeri dolaşır doğru ağacı buluruz. | Open Subtitles | يا رفيق أعتقد أنكَ تبالغ فى رد فعلكَ , هُناك العديد من الأشجار , سوف نقود فى الجوار حتى نجد الشجرة المُناسبة |
| Aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | اعتقد بأنك تبالغ ربما الأمر ليس له علاقة بالقميص |
| - Her zamanki gibi, aşırı tepki veriyorsun. – Öyle mi? | Open Subtitles | -كالمعتاد، تبالغين في رد فعلك . -حقاً؟ |
| Aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | كنت المبالغة في رد الفعل. نحن اصدقاء فقط. |
| Hayır, hayır, hayır. Mesele şu ki çok fazla tepki veriyorsun. | Open Subtitles | لا، لا.لا المقصود هو انك تبالغ في ردة الفعل |
| İnsanlar seni merkezin sağında olarak tanımlıyor ama yine de ona ve savunduğu şeylere karşı içgüdüsel bir tepki veriyorsun. | TED | الناس قد تصفك على يمين المركز، وها أنت ذا بردة فعلك العصبية تجاهه وما يؤيده. |
| -Yapma Ray, aşırı tepki veriyorsun. | Open Subtitles | تعال، أنت تَرْدُّ بانفعال. |
| Onu diyorum! Benim gibi tepki veriyorsun. | Open Subtitles | - هذا ما أقوله ردّة فعلكِ مماثلة لي - |