| Bu hafta TGS yollara düşüyor. | Open Subtitles | هذا الأسبوع، طاقم البرنامج سيستقلّ الطريق |
| Onu TGS'in VIP odasında misafirim olması için davet ettim. | Open Subtitles | فدعوتها كضيفتي في البرنامج داخل صالة الشخصيات المهمة |
| Eğer gerçekten de TGS'in işi bittiyse, benim yedek planım ne? | Open Subtitles | لو أن البرنامج سيتوقف فعلاً. ما هي خطتي الاحتياطية؟ |
| TGS'in yıldızısın. Bu geceden itibaren replikleri senaryodaki gibi oynayacaksın. | Open Subtitles | أنت نجم برنامج تي جي إس وستقرأ النصوص كما كُتبت |
| TGS, elinde sonunda bir gün senin mezarın olacak küçük bir piramit. | Open Subtitles | "عرض الفتيات" هو هرم مصغّر، والذي مع ذلك يوما ما سيكون قبركِ |
| Bu hem sen hem de TGS için harikalar yaratacak. | Open Subtitles | أظن ذلك عظيم كشف الأمر سيعود بالنفع عليكِ و للبرنامج |
| Onu asla bulamayacağız, TGS iptal edilecek ve sonra ne? | Open Subtitles | لن نستطيع العثور عليه, سيتم إلغاء البرنامج, وبعدها ماذا؟ |
| Şu kapıdan giren herkesin sanki hayatımdaki tek şeymiş gibi TGS'le ilgili konuşmak istemesini. | Open Subtitles | أن كل من يدخل من الباب, يريد الحديث عن البرنامج, كما لو أنه الشيء الحيد في حياتي. |
| Vay be, son beş yılda TGS'de bir sürü çılgın karakter ve misafir yıldız oldu. | Open Subtitles | هل تعرفان, خلال الخمس سنين الماضية, كان لدينا كثير من الشخصيات المجنونة, وكثير من الضيوف الذين استضفناهم في البرنامج. |
| Yani eğer TGS iptal olursa geleceğini masaya yatırmamız gerek. | Open Subtitles | تم إلغاء البرنامج. يجب أن نتحدث عن مستقبلك. |
| Ben de yeni 45'liğimin bu hafta TGS'de yayınlanmasını istiyorum. | Open Subtitles | وأنا أريد ان يتم عرض فيديو أغنيتي الجديدة في البرنامج هذا الأسبوع |
| Biliyorum hepiniz TGS programını Tracy'nin yeni filmine uyacak şekilde ayarladığımız için heyecanlısınız | Open Subtitles | أعرف اننا جميعاً متحمسين بشأن تعديل أوقات البرنامج |
| Asla TGS'de çalışırken ailem olmayacak. | Open Subtitles | لن أستطيع أبدا أن أحصل على عائلة و أعمل في البرنامج |
| Eski bir TGS çalışanı taciz davası açtı | Open Subtitles | موظّف سابق في البرنامج رفع دعوى قضائيّة بالتحرّش الجنسي |
| Onlara "TGS" in dirisinin ölüsünden değerli olduğunu anlatacaksın. | Open Subtitles | منكِ الليلة لتقنعيهم أنّ البرنامج قيمتهُ حيًّا أعلى منها و هو ميّت رائع. |
| Bu gece lütfen TGS'den bahsetmeyi unutmamayı dener misin? | Open Subtitles | هل لك أن تتحدث عن برنامج "تي جي إس" الليلة؟ |
| Sadece bir kez desen yeter: "TGS, Cumaları Saat 10:30'da NBC'de." | Open Subtitles | عليك أن تذكره مرة واحدة "تي جي إس كل يوم جمعه الساعة 10: |
| Avukat olma hayalimi gerçekleştirmek için TGS'den ayrılıp Columbia Hukuk Fakültesine gidiyorum. | Open Subtitles | " أنا سأغادر برنامج " تي جي إس إلى كلية الحقوق في جامعة كولومبيا لإطارد حلمي |
| Yerel komedyen ve sandviç dükkanı sahibi Rick Wayne TGS'de siyahi bir adamla çalışması için bir Katolik tarafından işe alındı. | Open Subtitles | تم التعاقد معه من طرف شخص كاثوليكي ليظهر في برنامج "عرض الفتيات مع ت.ج" -ماذا؟ |
| Diğer yazarlarla ben TGS ceketleri istiyoruz. Ama muhasebedeki çocuk bunun olamayacağını söylüyor. | Open Subtitles | الكُتّاب وأنا أردنا الحصول على سُتر للبرنامج لكن الرجل في قسم المحاسبة يقول لا |
| Cumaları saat 10:30'da NBC'de TGS'i izleyin! | Open Subtitles | شاهدو تي جي اس يوم الجمعة على إن بي سي الساعة 10: 30 |
| "TGS"e milyonlarca dolara mal oldu. | Open Subtitles | برنامجكِ كلّف هاتهِ الشركة الملايين من الدولارات |
| Ama TGS bu olayı örtbas edecektir. | Open Subtitles | ومع ذلك خدمات الدعم التقنى ستخفى هذا الامر. |