| Halkı Yahudilere karşı öfkelendirirsek, karınlarının açlığını unuturlar. | Open Subtitles | ماذا؟ للتنفيس عن غضب الناس العنف ضدّ اليهود قد يجعل الناس ينسون جوعهم |
| İnsanlar kızdıkları zaman kolayca unuturlar kendilerini. | Open Subtitles | الناس دائما ما ينسون انفسهم عندما يغضبون |
| Haziran ve Temmuz aylarında, sardalya avına katılmak için sıcaklık farklarını unuturlar ve... 4000 ya da 5000'lik sürüler halinde toplanırlar. | Open Subtitles | ،في يونيو ويوليو ،بالانضمام لصيد السردين ينسون الاختلاف الإقليمي ويتجمعون في قطعان حتى أربعة أو خمسة آلاف |
| ama aşkta prensip olmadığını unuturlar. | Open Subtitles | ولكنهم نسوا ان الحب يتجاوز اى مبدأ |
| Bilirsin, insanlar büyüyüp önemli adam olunca unuturlar. | Open Subtitles | حسناً، الناس يكبرون، يصبحون مشاهير وينسون |
| Unutkanlaşırlar, özellikle küçük şeyleri unuturlar. | Open Subtitles | أن ينسوا الاشياء ، أنتِ و خصوصاً الاشياء الصغير |
| Evli kadınlar seks sürüşünü çok çabuk unuturlar. | Open Subtitles | النساء المتزوجات ينسين سريعاً ما هو الدافع العاطفي |
| Senin gibiler, özgürlük hakkında her zaman bir şeyi unuturlar. | Open Subtitles | الرجال مثلك دائما ينسون شيئا واحدا عن الحرية |
| Ebeveynler kimi zamanlar çocuğa örnek olduklarını unuturlar. | Open Subtitles | الوالدان أحياناً ينسون أنهم مثالاً للآخرين |
| Eğer size kızgın olurlarsa, gereksiz çekişmelerini unuturlar. | Open Subtitles | أذا كانوا غاضبين منك سوف ينسون تلك مشاحنتهم الصغيرة |
| Sorunları olduğunda onlara yardım eden insanları unuturlar. | Open Subtitles | انهم ينسون الاشخاص الذين ساعدوهم في تجاوز مشاكلهم |
| Tüm vücut bölümleri ve hormonların tartışması yanında nasıl hissettirdiğinden bahsetmeyi unuturlar. | Open Subtitles | كل تلك المناقشات حول أجزاء الجسم و الهرمونات .لكنهم ينسون ذكر الشعور و الإحساس بذالك |
| Sonra, birkaç gün geçince, her şeyi unuturlar. | Open Subtitles | ثم, بعد يومين , ينسون كامل الامر |
| Başka bir flaş haber bulunca tamamen unuturlar. | Open Subtitles | سوف ينسون الأمر حالما يجدون قصة أخرى |
| Doğru, kadınlar bunu taktıklarını hep unuturlar. | Open Subtitles | أجل النساء دائماً ينسون إرتدئه |
| Ve hep, kalemi hangi taraftan cebine koyduklarını unuturlar. | Open Subtitles | ودائما ما ينسون تغيير سن القلم |
| Bu yüzden önceki zulanın nerede olduğunu unuturlar. | Open Subtitles | فهم ينسون أين دفنوا المؤونة القديمة |
| Kalkip cheeseburgermis, kolejmis isterler ama Kolombiya'yi unuturlar! | Open Subtitles | ،يريدون فقط شطائر "التشيز برجر" والمدارس الإعدادية ! وقد نسوا أمر كولومبيا |
| Kalkıp cheeseburgermiş, kolejmiş isterler ama Kolombiya'yı unuturlar! | Open Subtitles | ،يريدون فقط شطائر "التشيز برجر" والمدارس الإعدادية ! وقد نسوا أمر كولومبيا |
| Ve hangi amaca hizmet ettiklerini unuturlar. | Open Subtitles | وينسون الغاية التي كانوا يسعون خلفها |
| Alzheimerlı bazı insanlar cinsiyetini bile unuturlar. | Open Subtitles | بعض الناس يعانون من مرض الزهايمر حتى أنهم ينسوا ما هو الجنس |
| Ne istediklerini unuturlar.. | Open Subtitles | اللاتي ينسين ما يرغبون |
| Onlara içki ver, karılarını bile unuturlar. Biliyorum. | Open Subtitles | ،قدمي لهم شرابا فينسون زوجاتهم، أنا أعرف |