| uyanıktır o. İçecek bir şeyler verir bize. | Open Subtitles | يجب أن تكون مستيقظة ستقوم بإعطائنا مشروباً |
| Bayan Baxter az önce aşağı indi. Leydi Hazretleri hala uyanıktır. | Open Subtitles | لقد نزلت الآنسة (باكستر) لتوها لابد أن سيادتها ما زالت مستيقظة |
| Bilmiyorum. Umarım hala uyanıktır. | Open Subtitles | لا أعلم آمل أنها لا تزال مستيقظة |
| Beyin uyanıktır ama vücudunuz uyumaya devam eder ve rüya görürsünüz. | Open Subtitles | نعم عقلك متيقظ ولكن جسدك ماذال نائماْ وأحلامك .. |
| Marty Kaan uyanıktır. | Open Subtitles | مارتي كان متيقظ |
| Şanslıysan uyanıktır. | Open Subtitles | لنرَ إن كنتِ محظوظة وكانت مستيقظة. |
| Umarım hala uyanıktır. | Open Subtitles | أتمني أن تكون مستيقظة |
| Belki Faye uyanıktır. Onu kontrol etmelisin. | Open Subtitles | انا جاد ربما فاي مستيقظة |
| Ben uyanıktım. Onlar da uyanıktır dedim. | Open Subtitles | - كنت مستيقظاً ففكرت إنها مستيقظة أيضاً |
| Shardene de İnşallah uyanıktır. | Open Subtitles | لابد أن تكون (شاردين) مستيقظة أيضا |
| Bence, eğer hiç birimiz uyuyamamışsak iddiaya girerim Elka'da uyanıktır. | Open Subtitles | لو أننا لم ننام ف(إلكا) مستيقظة أيضاً |