| bebeğim Uyandığı zaman l istiyorum evde. | Open Subtitles | هل تستطيع الاهتمام بهم لأجلى ؟ أريد أن أكون فى المنزل عندما يستيقظ طفلى |
| Bana şey Uyandığı zaman bize bildirin. Onunla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أخبريني عندما يستيقظ ، أريد ان اتكلم معه. |
| Hayır ya, Uyandığı zaman başlarına açılacak bir davayla uğraşmak istemiyorlar. | Open Subtitles | فهم لا يُريدوا أن تتمَ مقاضتهم عندما يستيقظ |
| Elbette ki, Uyandığı zaman sersem gibi olacak. | Open Subtitles | بالطبع، ستعاني من صداع كحول شديد عندما تستيقظ |
| Şimdi ne yapacağım? Bebek Uyandığı zaman emziğini bulamayınca, ağlamaya başlayacak. | Open Subtitles | عندما تستيقظ الطفلة ولن تجد هذه،،ستقوم بالبكاء |
| Hey, Uyandığı zaman onu dışarı atacaksın, değil mi? | Open Subtitles | مهما كان ، طالما ستطردها عندما تفيق |
| Depo 2 Uyandığı zaman bakıcısını aramaya başladı | Open Subtitles | عندما استيقظ المستودع 2 بدأ يبحث عن مسئوله.. |
| Uyandığı zaman burada olmak istiyorum. | Open Subtitles | -أودّ أن أكون حاضرة حين تصحو |
| Uyandığı zaman yanında olabilirsiniz. | Open Subtitles | لذا ربما يجب أن تكون بجانبه عندما يستيقظ |
| Uyandığı zaman hep beraber dondurma yemeğe gidelim. | Open Subtitles | عندما يستيقظ يجب ان نذهب كلنا لتناول المثلجات |
| Uyandığı zaman farklı hissedeceksin, Mary. | Open Subtitles | عندما يستيقظ ستشعرين باختلاف واضح يا ماري |
| Gizemli adam Uyandığı zaman mısır ambarını mahvettiğini söyleyin. | Open Subtitles | عندما يستيقظ الرجل الغامض أخبريه أنه أفسد الذرة |
| Kıskaç. Buradaki Leo Tolstoy Uyandığı zaman, onu yeni bir meslek edinme fikrini yeniden gözden geçirmeye ikna edebilirsin. | Open Subtitles | عندما يستيقظ فقد تجعله يفكر بمهنة جديدة |
| Uyandığı zaman kendisine sorabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع أن تتكلم معه عندما يستيقظ |
| Uyandığı zaman ona sorarım .Bu arada, biraz daha bu çağa uygun birini bulamaz mıydın acaba? | Open Subtitles | عندما يستيقظ سأسأله من أجلك بالمناسبة، لم يكن بإمكانك العثور على أحدٍ أكبر قليلاً من هذا المئوي؟ سعره كان مناسباً، حسناً؟ |
| Uyandığı zaman, ona ölmeyeceğini söyleyeceğim, ve o, ölmek isteyecek. | Open Subtitles | , لذا عندما تستيقظ , سأخبرها أنها لن تموت هي فقط ستتمنى أن تموت |
| Anne Uyandığı zaman da, rüyası gerçek olacak. | Open Subtitles | والآن عندما تستيقظ حلمها سيتحول الى حقيقة |
| Uyandığı zaman, dışarı gitmek ister. | Open Subtitles | ،كذلك, عندما تستيقظ تريد أن تخرج |
| - Uyandığı zaman haber ver. - Tamam. | Open Subtitles | ـ ابحثوا عني عندما تستيقظ ـ حسناً |
| Böylece Uyandığı zaman mutlu olacak. | Open Subtitles | بهذه الطريقة ، عندما تستيقظ ستكون سعيدة |
| Uyandığı zaman pek mutlu olmayacak, değil mi? | Open Subtitles | هي لن تكون سعيدة عندما تستيقظ |
| Julie Uyandığı zaman, bilinçli olduğu kısacık anda gördüğü ya da duyduğu şeyleri hatırlayacak mı? | Open Subtitles | عندما تفيق (جولي)، هل ستتذكر ما رأته أو ما سمعته في اللحظة التي أفاقت فيها؟ |
| Ama Uyandığı zaman hatırladı ve dedi ki, "14 yıllık acı bir evlilikten yeni çıktım ve aynı şeyi şimdi tekrar yaptım!" | Open Subtitles | ولكن عندما استيقظ تذكر: "لقد كنت متزوجا لأربعة عشر عاما أليمة" ولقد فعلتها ثانية |