| - uyuman için bir şey verebilirim. - Hayır. Uyku olmaz. | Open Subtitles | استطيع أن أعطيك شيء ما ليجعلك تنام لا ، لا نوم |
| uyuman için seni rahat bırakmamızın daha doğru olacağını düşündük. | Open Subtitles | حسناً ، لقد قررنا أنه سيكون من الأفضل إذا تركناك تنام قليلاً ، أليس كذلك ؟ |
| Tanrım, gözlerin açıkken uyuman tüylerimi ürpertiyor. | Open Subtitles | يا الهى من المخيف عندما تنام و عينيك مفتوحة |
| Konuşma artık. Uyumaya çalış. uyuman gerek. | Open Subtitles | توقفي عن الكلام وحاولي أن تنامي أنت في حاجة إلى بعض النوم الآن |
| Yatağında uyuman için Bill zinciri uzun tuttu. | Open Subtitles | بيل، جَعلَ السلسلةَ طويلةَ بما فيه الكفاية لكي يمكنك أن تنامي في سريركِ. |
| Seni oraya gece uyuman için göndermedim... dün gece yaptığını polisler duyarsa... o zaman bütün operasyonumuz bitmiştir....biz de bittik. | Open Subtitles | ثم ارسلك الى هناك لكي تنام في الليل لو عرفت الشرطة الشي الذي فعله البارحة سوف تنتهي عمليتنا بأكملها . |
| Evet. Arabanda uyuman gerçekten çok iyi. Jessica. | Open Subtitles | نعم ، جميل يناسبك لكي تنام في سيارتك يجب أن تنام. |
| Çok geç oldu ve artık uyuman gerek, tamam mı ? | Open Subtitles | والوقت متأخر للغاية لذا أحتاجك أن تنام ، إتفقنا؟ |
| Vakit çok geç oldu, bu yüzden uyuman lazım, tamam mı? | Open Subtitles | والوقت متأخر للغاية لذا أحتاجك أن تنام ، إتفقنا؟ |
| En azından şimdi sokakta uyuman gerekmiyor. | Open Subtitles | على الأقل أنت لا تنام بالخارج هنا في الشوارع |
| Dün gece ne yaptın da bütün gün uyuman gerekti? | Open Subtitles | إذاً، ماذا فعلت ليلة أمس لكي تنام طوال اليوم؟ |
| uyuman lazım. Yarın mezuniyet savaşımız var. | Open Subtitles | ينبغي أن تنام, فلدينا معركة محاكاة للتخرج في الغد؟ |
| Şimdi de pek uyumuyorsun. İyileşmen için uyuman gerek. | Open Subtitles | ولا تنام كثيراً الآن، يجب أن تشفى، لذا تحتاج للنوم |
| Şu anda sana ihanet ettiğimden dolayı bana iki yüzlü diyebilirsin ancak onun iyiliği için uyuman gerekiyor. | Open Subtitles | الآن ربّما تعتبرني منافقًا لخيانتي إيّاك، لكن كُرمى له، يتحتّم أن تنام. |
| - Eminim sana daha iyi uyuman için bir şey hazırlayacaktır. | Open Subtitles | متاكد بان لديها شيئا سيجعلك تنام جيدا اجل حسنا |
| uyuman için hemşire götürdü. | Open Subtitles | الممرضة اخذته الى الحضانه حتى يمكنك ان تنامي. |
| Her gece uyuman için serenat yapardım. | Open Subtitles | -سأعزف لك السريناد حيى تنامي كل ليلة -سنعيش كل حياتنا على هذا الشاطيء |
| Bazen uyuman gerekmiyor mu? | Open Subtitles | يجب ان تنامي في وقت ما كما تعلمين؟ |
| Haydi. Senin de biraz uyuman lazım. | Open Subtitles | هيا,يجب أن تنامى قليلا أنتى كذلك |
| uyuman için sana bir ev bulacağım... hatta orada yiyecek birşeyler bile bulabilirsin.Anladın mı yavrum? | Open Subtitles | سأجد لك بيت لتنام فيه وتأكل حتى ربّما مع فرصة ضعيفة |
| Yani, biraz uyuman gerek. Bunun faydası olur. Alacak mısın? | Open Subtitles | في هذه الأثناء ، عليك أن تخلد للنوم و هذه سوف تساعدك |
| Evet sana uyuman için görünmez bir düdük vereceğim. | Open Subtitles | أجل، سأجعلكَ تغطّ في النّوم بصفّارة صغيرة وغير مرئيّة. |
| Ve 3 saatliğine uyuman gerektiğinde oraya çıkıp yatıyordun. | Open Subtitles | واذا كان لديك ثلاث ساعات فقط للنوم, فلا تملك أحياناً إلّا أن تصعد لأعلى وتنام كالمغشىّ عليه. |
| Gün doğumundan sonra uyuman doğru mu? | Open Subtitles | أيحق لكى أن تنامين بعد شروق الشمس ؟ |