| Bir öğleden sonra, ben ben şu odada uzanıyordum. | Open Subtitles | مرة بعد ظهر يوم، أنا كنت مستلقياً في تلك الغرفة |
| Geçen gün yatağımda uzanıyordum. Birden bire kıyafetlerim odada yürümeye başladı. | Open Subtitles | منذ أيام، كنت مستلقياً في سريري وبدأت الملابس بالسير في الغرفة فجأة |
| Geçen hafta, Mali'de bir plajda uzanıyordum ve karar veremedim. | Open Subtitles | في الأسبوع الماضي، كنت مستلقياً على الشاطيء في "ماوي" و لم أستطع أن أقرر.. |
| Eee ben... uzanıyordum. | Open Subtitles | حسناً ، كنت كنت مستلقياً فقط |
| Kuzey Denizi'nde uzanıyordum ve vücudum İngiltere'ydi. | Open Subtitles | كنت مستلقياً في بحر الشمال (جسدي كان (إنجلترا |