| Severina, yağı uzatsana, kendini yakma sakın. | Open Subtitles | سيفيرينا ، مرري لي الزيت ولا تحرقي نفسك.. |
| Şu şişeyi bana da uzatsana. Şu Ned Gowan garip bir adam değil mi? | Open Subtitles | مرري لي تلك القنينه انه عليل اليس كذلك,ذلك النيد غاوين؟ |
| Anders: Bana bir rulo renkli film uzatsana. | Open Subtitles | ناولني لفّة اللّون، بسرعة، هل ستفعل؟ |
| Anahtarı uzatsana. | Open Subtitles | ناولني مُفتاح الرَبط |
| Şu yeşil şeyi uzatsana. Babacığım beni onunla görmeyi seviyor. | Open Subtitles | مرر لي ذلك الشيء الأخضر أبي يفضل رؤيتي به |
| Bu gece ziyafet var, şu pudingi uzatsana. | Open Subtitles | سنقيم وليمة الليلة، مرر لي حلوى الرز |
| Rose, şarabı uzatsana. | Open Subtitles | روز، ناوليني النبيذ |
| Şu bayat sandviçlerin örtüsünün altından uzatsana. | Open Subtitles | مرري لنا كأسان تحت تلك الشطائر القديمة |
| Rosana,ordan Çili'yi uzatsana. | Open Subtitles | روزانا ، مرري لي الفلفل الحار. |
| Şişeyi uzatsana. | Open Subtitles | مرري ليّ الزجاجة هُناك. |
| Lele, patlıcan böreğini uzatsana. | Open Subtitles | مرري لي فطائر الباذنجان. |
| Hey, bana şu Teksas tostunu uzatsana, kardeşim. | Open Subtitles | ناولني من ذلك الكعك |
| Tüfeği uzatsana! | Open Subtitles | ناولني السلاح هدوء |
| Tüfeği uzatsana! Sessiz ol. | Open Subtitles | ناولني السلاح هدوء |
| "Bisküviyi uzatsana" ya da "El bombam nerede?" diyemezsin. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تقول: "مرر لي البسكويت"، أو "أين قنبلتي اليدوية؟" |
| Tuzu uzatsana Pauly. | Open Subtitles | مرر الملحَ، بولي. |
| Maydanozu uzatsana. | Open Subtitles | مرر لي البقدونس. |
| Şu sararmış kitabı uzatsana bana. | Open Subtitles | ناوليني هذا الكتاب الأصفر |
| Bir tane daha uzatsana. | Open Subtitles | ناوليني واحده أخرى. |
| Şu yemek çubuklarını uzatsana. | Open Subtitles | ناوليني عيدان الطعام |