| Özür dilerim, Madam. Düşüncesizlik ettim. Benim de Tavistock'da arkadaşlarım var da. | Open Subtitles | لقد كنت وقحاً لأن لدي أنا أيضاً أصدقاء في تافيستوك |
| Düşüncesizlik ettim. Benim de Tavistock'da arkadaşlarım var da. | Open Subtitles | لقد كنت وقحاً لأن لدي أنا أيضاً أصدقاء في تافيستوك |
| Biraz acelemiz var da, birayı hemen alalım. | Open Subtitles | نحن في عجلة من امرنا ، سنآخذ البيرة الآن |
| Kuru fasülyeyle sorunlarım var da. | Open Subtitles | أعاني من مشاكل عند تناول الفاصولياء المعلّبة |
| Biraz acelem var da. Bir yere yetişecektim. | Open Subtitles | إنّي بعجلة من أمري يتحتّم عليّ الذهاب لمكان ما |
| Sadece kâğıtları verip gidecek kadar vaktim var da... | Open Subtitles | إنه الوقت الوحيد لديّ لأنجز بعض المهمّات. |
| Hayır, sana herşeyi baştan açıklayayım, çünkü şuan bolca vaktim var da. | Open Subtitles | كلا، دعيني أوضح ماذا حصل، لأن لديّ الكثير من الوقت الآن. |
| Cuma günü bir sözlü sınav var da onun uyumasını çok isterim. | Open Subtitles | لأن لدي أمتحان شفهي يوم الجمعة والذي أود أن أنام لأجله |
| Bana paket yaptığın öğlen yemeği hakkında ...bazı düşüncelerim var da. | Open Subtitles | إذا أصبح قول كلمة فاشل لا بأس به الأن؟ لأن لدي بعض الأفكار بخصوص الغداء اليوم |
| Elimde tüm çeşitlerinden var da. | Open Subtitles | لأن لدي جميع الأصناف المختلفة، |
| Gidersen, halledilmesi gereken bir kaç işim var da. | Open Subtitles | لأن لدي بعض المهمات لكِ، إذا كنت ذاهبة. |
| Yapacak önemli işlerim var da. - Ne... Hey! | Open Subtitles | لأن لدي امورًا هامة لأفعلها فورًا، لذا |
| - İyi haberlerim var da ondan. | Open Subtitles | لأن لدي أخبار جيدة. ماذا؟ |
| Biraz acelemiz var da daha sonra ofisinize bıraksam olur mu? | Open Subtitles | نحن في عجلة نوعاً ماذا لو جئت به إلى مكتبك؟ |
| Gördüğünüz gibi efendim biraz acelemiz var da. | Open Subtitles | أوه ، حسنا ، كما ترى، يا سيدي، نحن في عجلة من امرنا. |
| Dinle, biraz acelem var da. Gidip getirir misin onu? | Open Subtitles | استمع أنا في عجلة هل يمكنك أن تحضره؟ |
| Şifreyi alma konusunda biraz sıkıntı var da. | Open Subtitles | إنّي أعاني من مُشكلة صغيرة في التحصّل على ذلك الرمز. |
| Şifreyi alma konusunda biraz sıkıntı var da. | Open Subtitles | إنّي أعاني من مُشكلة صغيرة في التحصّل على ذلك الرمز. |
| Pardon, alerjim var da. | Open Subtitles | أنا متأسف، فأنا أعاني من الحساسية. |
| Brifinge gidiyorum, biraz acelem var da. | Open Subtitles | انابطريقةلتنفيذتعليماتهامة ، و على عجلة من أمري. |
| Sadece kâğıtları verip gidecek kadar vaktim var da... | Open Subtitles | إنه الوقت الوحيد لديّ لأنجز بعض المهمّات. إحتجتُ فقط لـ... |
| Hayır, sana her şeyi baştan açıklayayım, çünkü şuan bolca vaktim var da. | Open Subtitles | كلا، دعيني أوضح ماذا حصل، لأن لديّ الكثير من الوقت الآن. |