| Senin, güzel ve akıllı bir kadınla aranı yapmaya çalıştığım için üzgünüm. | Open Subtitles | سامحني على ترتيب موعد غرامي مع إمرأة جميلة وذكية |
| Senin gibi güçlü ve akıllı olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون قوية مثلك وذكية مثلك ماتيلدا |
| Çok açıkça belliydi ki, bu misafir gayet aklı başında, anlaşılır ve akıllı idi. Fakat çok korkmuş ve şaşırmıştı çünkü birşeyler görüyordu. | TED | وكان واضحا على الفور انها كانت عاقلة تماماً وصافية الذهن و ذكية بدرجة جيدة و لكنها كانت مذعورة و محتارة لأنها كانت ترى اشياء |
| ve akıllı informasyon teknolojilerini kullanarak trafiği serbestçe akar hale getirebiliriz. | TED | و يمكننا استخدام التكنولوجيا الذكية لجعل حركة السير خالية من الإزدحام. |
| Eğer Gordon senin ne kadar güzel seksi ve akıllı olduğunu görmüyorsa tam bir ahmaktır. | Open Subtitles | ساره، إذا جوردن لا يستطيع الإخبار إنّه لأمر جميل ومثير جنسيا وذكي أنت , ثمّ هو أبله. |
| Çocukça olduğunu biliyorum ama beni rahatsız etti. Ben çekici ve akıllı biriyim, değil mi? | Open Subtitles | اعرف اننى ملتزمة، ولكن ذلك يضايقنى انا مثيرة وذكية أليس كذلك ؟ |
| Benim sevgilim de güzel ve akıllı. | Open Subtitles | صديقتي الحميمة أيضاً جميلة وذكية هي يمكنها أن تكون عارضة أزياء |
| O bizim ilk çocuğumuzdu. İyi kalpli ve akıllı bir çocuktur. | Open Subtitles | إنها أول أولادنا ، ولديها قلب طيب ، وذكية |
| Söylemeliyim ki, çekici ve akıllı bir kız olmana rağmen etrafının budalalarca sarılmasına izin vermişsin. | Open Subtitles | ... يجب أن أقول ، لأجل فتاة جذابة و ذكية لقد كنتِ بالتأكيد تحيطين نفسكِ بمجموعة غير عادية من الأغبياء |
| O gerçekten kültürlüydü, çok kültürlü ve akıllı. | Open Subtitles | كانت مثقفة, مثقفة بالفعل, و ذكية جداً |
| Çok güzelsin ve akıllı ve eğlenceli ve şefkatli ve ve tabii ki planların olacak. | Open Subtitles | انتِ جميلة... و ذكية و مضحكة و تهتمين و... بالطبع لديكِ خطط |
| Güzel ve akıllı uygulama geliştiricilerin yüzyılındayız. | TED | كان لدينا قرن زمني من مطوري تطبيقات الذكية اللطفاء جدا |
| Hayatlarımız aygıtlar ve akıllı cihazlar etrafında dönüyor. | TED | تدور حياتنا حول أجهزتنا، الأجهزة الذكية وأكثر من ذلك. |
| Tommy'nin değişen dünyayı gördüğünü, ve o birinin genç ve akıllı olması gerektiğini biliyordu... ve birisinin kan bağı olması gerektiğinin de. | Open Subtitles | لقد رأى تومي ان العالم قد تغير, وكان يعرف أنه بحاجة لشخص شاب وذكي وشخص مقرب بالدم |
| İncinmiş ve anlaşılamamış hissediyordum çünkü kendimi yetenekli ve akıllı olarak görüyordum ama fiziksel olarak çekici değildim. | Open Subtitles | شعرت بألم شديد وأنني فُهِمِت بشكل خاطئ جداً... لأنني اعتبر نفسي موهوب وذكي. بالرغم من أني لم أكن جذاباً جسدياً. |
| Bana cesaretle, daha güçlü ve akıllı adamlar hakkında tekrar bak; | Open Subtitles | اصرخي في وجهي مرة أخرى عن رجال أقوى وأذكى وأكثر شجاعة |
| Kendisine güvenmemizi ve mantıklı ve akıllı olduğunu düşünmemizi sağladı! | Open Subtitles | أن يجعلنا نثق به و يجعلنا جميعاً نظن أنه عاقل و حكيم |
| İş kadınlarla başetmeye geldiğinde, katı ve akıllı olmalısın. | Open Subtitles | التعامل مع الإناث, يجب أن تكون صارما وذكيا |
| En küçük olan. Büyük ve akıllı olan sensin. | Open Subtitles | أنا الأصغر ، وأنتي الأخت الكبرى والأذكى. |
| Güzel ve akıllı kadınlarla dolu bu kentte bula bula ahmak zekalı bir Amerikalı buldun. | Open Subtitles | من بين كل سكان هذه المدينة المكتظة التى تعج بالنساء الجميلة والذكية أنت تحضر لى تلك الأمريكية الصغيرة |
| Ben Sultan Mehmet'in babasından daha cesur ve akıllı olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أن السلطان (محمد) أكثر شجاعة وذكاءا عن أبيه. |
| Çok güzel ve akıllı bir kadın. Onunla çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | انها جميلة وذكيه وأريد مواعدتها |
| Onu tanıyorsun, nedenini biliyorsun. Herif dehşet verici ve akıllı. | Open Subtitles | إنك تعرفه، وتعلم السبب، إنه مروّع وذكيّ. |
| Çok şirin ve akıllı görünüyor. | Open Subtitles | إنها تبدو جميلة وحكيمة |
| Çok yakışıklı ve akıllı görünüyor. | Open Subtitles | لنمرح مع الايقاع الشباب العاشقون |
| Böylece uygulama yol gösterici işaretleri ve akıllı telefon sensörleri kullanarak beni yönlendirir ve tek başıma iç ve dış ortamda dolaşabilmeme imkan tanır. | TED | ما حدث هو أن التطبيق وجهني عن طريق تحليل إشارات المرشد اللاسلكي وأجهزة استشعار الهاتف الذكي مما مكنني من التحرك داخل وخارج المكان اعتمادا على نفسي. |