| Vuruluruz! Suzaku, şimdilik geriye kalan enerjini yanlızca savaşmak ve iletişim için kullan. | Open Subtitles | سيد سوزاكو في الوقت الحالي استخدام ما تبقي من الطاقة فقط للعمليات القتالية و الاتصالات |
| Patlamadan sonra, bütün elektrik ve iletişim hatları kesildi. | Open Subtitles | بعد انفجار البطاريات الكهرومغناطيسيّة ستُقطع الكهرباء و الاتصالات |
| Onlar kimsenin tahmin edemeyeceği kadar bilgi ve iletişim bolluğu olan bir dünyada yaşıyorlar. | TED | فهم يعيشون في عالم وفير من المعلومات والاتصالات أحداً لم يكن ليتوقعه. |
| Fakat ben bunlarla ilgilenmem ben trafik ve iletişim konularında teknik adamım. | Open Subtitles | ولكن ضع نفسك مكاني أنا تقني في المواصلات والاتصالات |
| Özellikle, bir kurumun kültür ve iletişim tarzının bir iş yerinin stres ve refahında nasıl önemli bir rol oynadığı önemli. | TED | وعلى وجه التحديد، كيف أن ثقافة الشركة وأسلوبها في التواصل يلعبان دوراً محورياً في التوتر والسعادة في مكان العمل. |
| Onların cinselliği; kendini tanıma, yaratıcılık ve iletişim aracı olarak görmelerini istiyorum, olası risklerine rağmen. | TED | أريدُ منهن رؤية الجنس كمصدر للمعرفة الذاتية والإبداع والتواصل رغم المخاطر المحتملة. |
| Güç ve iletişim yeşil görünüyor. | Open Subtitles | الطاقة و الاتصالات تظهر ضوء اخضر |
| Michael, binanın elektrik ve iletişim hatları kesildi. | Open Subtitles | مايكل) ، خطوط الكهرباء و الاتصالات) الداخلة للمجمع قد إنقطعت |
| Bu da bir yerlerde yakıt, yiyecek ve iletişim ağı olan birileri var. | Open Subtitles | الذي يعني أن هناك طاقم الأرض مع الوقود والغذاء و والاتصالات. وأريد للحصول على نظرة على تلك القاعدة. |
| Tabii bu çubuk sorunların barış içinde çözümü ve iletişim için kullanılıyor. | Open Subtitles | باستثناء هذه العصا يستخدم لتسوية النزاعات سلميا والاتصالات. |
| ticari ürün gözüyle değil, yani her bir aparatta, mobil güç, mobil düzenek, bilgi paylaşımı ve iletişim için, aynı zamanda ulaşım yolu için. | TED | ليس بمعنى سلعة لكنها أداة ، طاقة متحركة، منصة متحركة للحصول على المعلومات والحوسبة والاتصالات ، وكذلك شكل من أشكال النقل |
| (Kahkahalar) Bunu yapmak, biraz yönetim, lojistik ve iletişim becerisi gerektirir. | TED | (ضحك) ذلك يتطلب بعض المهارات التنفيذية في مجال الخدمات اللوجستية والاتصالات. |
| Güç yayılmasını anlamak için şunu hatırınızda tutun: bilgisayar ve iletişim maliyetleri 1970 ve bu yüzyılın başları arasında bin misli düştü. | TED | لنتمكن من فهم انتشار القوة ضعوا هذا في أذهانكم: تكاليف الحوسبة والاتصالات تداعت بنسبة الآف الأضعاف بين 1970 وبداية هذا القرن. |
| Efendim, ekranlar ve iletişim geri geldi. | Open Subtitles | سيدي، لقد عادت الشاشات والاتصالات |
| ve iletişim kurduğum tek hayalet bu oldu. | Open Subtitles | وذلك هو الشبح الوحيد الذي استطعت التواصل معه |
| Belki de o kadar konuşkan ve iletişim yanlısı biri olamadım. | Open Subtitles | ربما أنا لست جيدا جدا أتحدث في وقت ما التواصل |
| ve iletişim kuramadığınızda genellikle kötü şeyler olur. | Open Subtitles | وعندما لا يمكنك التواصل مع فريقك تحدث الاشياء السيئة عادة |
| Eğer insanlar en gelişmiş tür ise bunun nedeni bizin en gelişmiş işbirliği ve iletişim yollarına sahip olmamızdır. | TED | إذا كان البشر هم أكثر الأنواع تطوراً لأن لدينا الطرق الأكثر تطوراً للتعاون والتواصل. |