| ve kılıç Tanrıça ile oynamak için bir adam seçer. | Open Subtitles | والسيف يختار الرجل الذي سيتبارز مع إلهة التدمير |
| Elbiseler ve kılıç Doshi'nin ama ceset başka birine ait. | Open Subtitles | أن الملابس والسيف ملك لدوشي ولكنه شخص آخر |
| Seçilen silahlar: Savaş sırığı topuz ve kılıç. | Open Subtitles | الأسلحة التي أختيرت من قبل الجانبين هي، العصا والسيف |
| Gül ve kılıç ın uzun zamandır beklenen devam bölümü. | Open Subtitles | أنها التتمه للسلسه الطويله _الورده و السيف _ |
| Şu ana kadar, 'Krizantem ve kılıç'ı okumamı önerdiler. | Open Subtitles | حتى الآن نُصحِت بقراءة " زهرة الأقحوان و السيف " |
| Daha önce hiç yazmadığım, hiç yazılmamış bir söz ve kılıç kavgası. | Open Subtitles | مشادة بالكلمات والسيوف لم يُكتب مثلها قط |
| İki bıçak kalkan ve kılıç ile yarışamayız. | Open Subtitles | - شفرات لا تتطابق مع الدرع والسيف. |
| Guetamala'da merkezi hükümet Avrupa asıllı bir oligarşi tarafından kontrol ediliyordu ve asilere karşı acımasız bir kampanya yürütüyordu, ve ben Latin Amerika'nın tarihini yansıtabilecek bir fotoğraf gördüm: İncil ve kılıç yoluyla fetih. | TED | في غواتيمالا، الحكومة المركزية -- المسيطر عليها من قلة من الأوروبيين البيض-- والذين يشنون حملات الأرض المحروقة ضد تمرد السكان الأصليين، لقد رأيت الصورة التي تعبّر عن تاريخ أمريكا اللاتينية: الفتح من خلال جمع ما بين الإنجيل والسيف. |
| Clary ve kılıç yüzünden artık her şey değişti. | Open Subtitles | كل شيء مختلف الآن، بسبب "كلاري" و"السيف". |
| Bir gün bir kral gelecek... ve kılıç yine yükselecek. | Open Subtitles | و السيف سوف يعلو مجددا |
| O barışı getirdi... ve kılıç kuvvetini. | Open Subtitles | لقد اشاع السلام و السيف |
| O ve kılıç birbirinin alınyazısı. | Open Subtitles | هو و السيف يربطهم مصير واحد |
| ...söz ve kılıç. | Open Subtitles | الكلمة و السيف |
| Baban barut yaptı, benim babam da yay ve kılıç yaptı. | Open Subtitles | والدك كان يصنع البارود، و والدى كان يصنع الرماح والسيوف. |
| Tek farkı, ok ve kılıç yerine siyaset ve iftirayı koydum... | Open Subtitles | والسيوف ، استبدلتها بالسياسة والقذف |