| Aslanların ve kurtların diyarında daha ne kadar iyi olunabilir zamanı boşa harcadığım için dakikalar beni azarlıyor. | Open Subtitles | أنتى تعلمين أننى أقوى من الأسود و الذئاب و حتى من الزمن نفسه ,أنا لاأخاف و لن أأخذك |
| Sana bir keresinde tilkilerin ve kurtların pek anlaşamadıklarını söylemiştim. | Open Subtitles | أو ماذا أفعل أخبرتكِ من قبل أن الثعالب و الذئاب يميلون بأن لا يتوافقوا |
| Kafesinden tasmayla alınan hayvan, kıyılmış sıra sıra tilkilerin, samurların, rakunların ve kurtların ve dahasının yanından geçiriliyor. | Open Subtitles | إزالتها من قفصه أولا بقطب الرقبه الثقيل، ويساق الحيوان امام ماضيه ليرى صفوف من جثث الثعالب المذبوحة، السمور، والراكون والثعالب والذئاب وغيرها. |
| Köpeklerin ve kurtların zamanı. | Open Subtitles | إنّه وقت الكلاب والذئاب |
| Artık bu, insanlar ve kurtçukların ya da ejderha ve kurtların ya da ejderhaya binen ve kurtçuklara kurt fırlatan insanların savaşından başka bir şey değil. | Open Subtitles | الأمر لا يعدو كونه حرب بين بشر وديدان أو تنانين وذئاب أو بشر يمتطون تنانين ويلقون بالذئاب على الديدان |
| Artık bu, insanlar ve kurtçukların ya da ejderha ve kurtların ya da ejderhaya binen ve kurtçuklara kurt fırlatan insanların savaşından başka bir şey değil. | Open Subtitles | الأمر لا يعدو كونه حرب بين بشر وديدان أو تنانين وذئاب أو بشر يمتطون تنانين ويلقون بالذئاب على الديدان |
| Sana bir keresinde tilkilerin ve kurtların pek anlaşamadıklarını söylemiştim. | Open Subtitles | -أخبرتكِ مرة أنّ الثعالب والذئاب لا يتعايشون معاً . |