"ve sıkıcı" - Traduction Turc en Arabe

• وممل
• ومملة
• و مملة
• المملة
• وكئيب
• ومملاً
• وممله
• ممل و
• مملة و

Hiçbir şey. Normal sınıftaki kadar aptalca ve sıkıcı tek farkı şimdi soyutlanmış olmam.
لا شيء الصف تافه وممل كما لو أني في صف مبتدئين

Bu kadar uzun ve sıkıcı bir konuşma nasıl olurda seks ile bitmez?
كيف يمكن أن يكون كلامكـ طويل وممل دون أن ينتهي بالجنس؟

Bunun bildik ve sıkıcı bir yıldönümü hikayesi olmasını istemiyorum.
أنا فقط لا أريد أن أكتب مقالة تذكارية عادية ومملة

Yoksa kuyruğumuzu kimse tırtıklamazsa gülünç ve sıkıcı insanlara döneriz.
مملة ومملة إذا لم نكنلقد شخص في وأد زعنفة لدينا.

Kısa ve sıkıcı bir kadın hakkında uzun ve sıkıcı bir hikaye dinlemek mi istersin yoksa arabanın kurulmasını mı?
أتريد أن تسمع قصة طويلة و مملة عن إمرأة قصيرة و مملة أم تريد أن أصلح سيارتك؟

Güzel ve sıkıcı yada tipsiz ama ilginç? Bu mudur?
جميلة و مملة أو سيدة منزل و رائعة, أليس كذلك ؟

Olan şu ki o evi beğenmedim. Bence basit ve sıkıcı bir ev.
ما يجري هو أن ذلك المنزل لا يعجبني أعتقد أنه معتاد وممل

Dünyanın en gizli ve sıkıcı işine hoş geldin.
مرحباً بك في أكبر مكان سري وممل في العالم

Burada sınırlı zaman dilimi ve üç tane götvereni olan, aptalca ve sıkıcı bir film üzerinde çalışıyoruz.
نحن نقوم فقط بالعمل على برنامج غبي وممل مع إطار زمني محدود وطاقم مليء بالحمقى

calısmak zor ve sıkıcı! ogretmenlik zor ve sıkıcı!
التعليم شاق وممل التدريس شاق وممل

Bayağı iyiyim de ama çok yorucu ve sıkıcı bir şey.
انا حقا جيدة به لكنه فعلا مرهق وممل

çoğu yan görev çok rutin ve sıkıcı ve şu anda bunların tamamı cerrahın kendi özel kontrolü altında gerçekleştiriliyor
هي روتينيّة ومملة جدّا، مثل الخياطة، وحاليا، يتم تنفيذ كل هذه تحت سيطرة محددة وفورية من الجراح،

Hoş, sıradan ve sıkıcı bir hayat sürmeyi istiyorlar.
يريدون حياة لطيفة، وطبيعية، ومملة

Neden bu kadar sert ve sıkıcı bir şeye bağlısın?
لم تلتزم بحياة قاسية ومملة ؟

ve siz ikinizin soluk ve sıkıcı yaşayacağınızı umuyordum.
لأنني ظننتها بلهاء ومملة مثلك...

Reed ve Sue konuşurlarken duydum. Hoş, sıradan ve sıkıcı bir hayat sürmeyi istiyorlar.
ريد و سو , لقد سمعتهما للتو إنهما يريدان حياة لطيفة و طبيعية و مملة

Sizin için tekrar edebilirim. Ama çok uzun ve sıkıcı.
يمكنني أن أسردها عليك الآن لكنها طويلة و مملة

Sana para getirdim! Seninle o kadar uzun süre çıkıp bezgin, bayat ve sıkıcı esprilerini dinlediğime inanamıyorum.
لا أصدق كيف كنت صديقتك أستمع لدعاباتك المستهلكة المبتذلة المملة

Bence çok aptal ve sıkıcı görünümlü bir albüm kapağına kaldık.
أعتقد إننا مُلتصقين بغلاف أحمق وكئيب.

Sıra sana geldiğinde tofu ile ilgili kısa ve sıkıcı bir şeyler anlat.
حينما يأتي دورك قل شيئًا .قصيرًا ومملاً عن التوفو

- Ne? - Biliyorum, ama bu aile olayları çok uzun ve sıkıcı oluyor.
اعلم , ولكن هذه المناسبات العائليه طويله وممله

Beni saymayın. Yapmak istemiyorum. O kötü ve sıkıcı ve... ve...
أخرجنى من هذا الأمر,لاأريد أن أفعل هذا,انه بخيل و ممل و..

Tam biraz duraksamaya ve sıkıcı olmaya başlamışken, bam.
فقط عندما تصبح الامور مملة و كئيبة ..