| Ultrasonla bacaklarında Derin ven trombozu arayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا فحص ساقه بالموجات فوق السمعية بحثاً عن تخثر وريدي عميق |
| Daha önceki uçuşlarını da katarsak, derin ven trombozu olduğunu düşündük. | Open Subtitles | بالإضافة لسفراتها الأخيرة مما قادنا للاعتقاد بأنه تخثر أوعية عميقة |
| Ya da ameliyat enfeksiyonu kötüleştirir ve derin ven trombozu riskini artırır. | Open Subtitles | أو أن الجراحة قد تجعل الإنتان أسوأ وتزيد خطورة حدوث تخثر الأوردة العميق. |
| PFO varlığında derin ven trombozu olabilir. | Open Subtitles | الخثار الوريدي العميق مع وصلة فعالة بين الأذينين |
| Derin ven trombozu olabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنه الخثار بداخل العروق ؟ |
| Derin ven trombozu duyulduğu kadar havalı değil. | Open Subtitles | تخثر الأوردة الدموية ليس رائعا كما يبدو. |
| Buna "derin ven trombozu" denir. Normal bir pıhtıdan daha büyüktür. | Open Subtitles | يسمى تخثر عميق بالدم جلطة أكبر |