| - Hayır. Ama kopyasını verirseniz deşifre etmenize yardım edebilirim. | Open Subtitles | لكن إذا أعطيتني نسخة منها، أستطيع مساعدتك في فك شفرتها. |
| Bana düz ekran bir televizyon satarsanız ya da bana hediye olarak verirseniz, aynı mal olacak. | TED | اذا بعت تلفاز ذا شاشة مسطّحة أو أعطيتني واحدا كهدية، سيكون نفس السلعة. |
| Pekâlâ bunu görebiliyorum. Ama bana bir şans verirseniz fikrinizi değiştirebilirim. | Open Subtitles | حسناً، فهمت ذلك، ولكن إن منحتني الفرصة بوسعي أن أبدّل لك رأيك بي |
| Malı verirseniz hayatta kalırsınız. | Open Subtitles | نعم ، أعطينا المخدرات الآن و سنترككم أحياء |
| Pekala, bayan Ryan bana bir kimlik verirseniz, kredi başvurunuzun işlemini başlatırız. | Open Subtitles | حسنا،انسة رايان،اذا اعطيتني بطاقتك فقط سنبدأ على برنامج القرض الخاص بك |
| Ve eğer hepiniz bana iki sefer iki peni verirseniz, o zaman bir onluğumuz olur. | Open Subtitles | وإذا أعطيتموني أربعة بنسات سيكون لدينا عشرة باوندات |
| Aynı araçları bir yapay zekâya verirseniz yapay zekâ binlerce dizayn üretebilir. | TED | إذا أعطيت نفس الأدوات للذكاء الاصطناعي، يستطيع أن ينتج لك آلاف التصاميم. |
| İzin verirseniz, son bir ifadede bulunmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أعطي بيان ختامي واحد ، إذا جاز لي |
| Bana izin verirseniz Amiral, anladığım kadarıyla, bir grup savaşçının... geminize çıkmasını sağlamış, ama bu kendinin suç işlediği... | Open Subtitles | إذا سمحت لي، أدميرال كما فهمت، يسمح لمجموعة من القياد على متن سفينة الخاص بك، ولكن نفسه لم يرتكبها |
| Bana sözünüzü verirseniz, evi aramam. | Open Subtitles | أنا لا أقصد أية إهانة يا سيدة ويلكس إن أعطيتني كلمتك فلن أفتش البيت |
| Tabii ki, işi bana verirseniz bu boş dakikalardan daha fazla edinebilirim. Mmm. | Open Subtitles | بالطبع، سيكون عندي دقائق أقل لو أعطيتني الوظيفة |
| Hareket emrini verirseniz, şeref duyarım. | Open Subtitles | سأحظى بالشرف إنْ أعطيتني الأمر ببدء الرحلة. |
| - Bitirmeme izin verirseniz... - İkiniz de yanılıyorsunuz. Ama bana bir fikir verdiniz. | Open Subtitles | إذا تركتني فقط أنتهي أنت مخطئ, لكنك أعطيتني فكرة |
| Eğer izin verirseniz bu zırhı, karımın döndüğü gün giymek istiyorum. | Open Subtitles | إذا منحتني الإذن، أود أن أرتديه حين عودة زوجتي |
| Bana bir gün süre verirseniz, sanırım bir takım örnekler bulabilirim size. | Open Subtitles | إذا منحتني يوما ، ربما سأجد لك بعض الأمثلة |
| Kasanızın içindekilerin bir listesini verirseniz, | Open Subtitles | إذا أردتِ أعطينا قائمة بأسماء الأشياء التي كانت في صناديقك |
| Eğer bana bir şans verirseniz, Musevilik hakkındaki görüşlerinizi değiştirebilirim. | Open Subtitles | من اعاده ايمانك في اليهوديه اذا فقط اعطيتني فرصه |
| Eğer bana cep telefonlarınızı verirseniz, bir şeye ihtiyacım olduğunda size SMS atabilirim. | Open Subtitles | إذا أعطيتموني أرقام هواتفكم أأستطيع مراسلتكم إذا احتجتُ شيئاً ما؟ |
| Eğer insanlara araçları verirseniz doğru şeyleri yapacaklarını gördük. | TED | لقد وجدنا أنه إذا أعطيت الناس الأدوات، سيفعلون الشيء الصحيح. |
| Bir dakikanızı almak istiyorum izin verirseniz. | Open Subtitles | أحتاج إلى لحظة من وقتك ، إذا جاز لي |
| Eğer izin verirseniz, günü onunla geçirmekten mutlu olurum. | Open Subtitles | سأكون سعيد لقضاء اليوم معه ، إذا سمحت لي. |
| Bu sırada sen ya da kardeşin adamlarımdan birine tekrar zarar verirseniz birinizin bağırsaklarını deşip diğerini onunla beslerim. | Open Subtitles | أما حاليًا، فإذا مسستَ أنت أو أخوك أحد رجالي بسوء مجددًا فسأقضّ أحشاء المسيء منكما وأطعمها للآخر. |
| Şimdi izin verirseniz evde beni, üzerlerinde şerbet olan kreplerim bekliyor. | Open Subtitles | والآن أعذروني، فلديّ فطائر محلاة في البيت.. مع شراب محلى أعلاها. |
| Pekâlâ millet bana birkaç saniye verirseniz bildiğim her şeyi açıklayacağım. | Open Subtitles | كل الحق. الجميع، إذا كنت تعطيني بضع ثوان سأشرح كل شيء وأنا أعلم. |
| Şimdi, eğer izin verirseniz yapacaklarım var. | Open Subtitles | الآن ستعذرني لدي عمل أنهيه |
| Şimdi izin verirseniz gidip çayı hazırlayayım. | Open Subtitles | حسناً، إذا سمحتم لي أنا سأُذهب وأحضر الشاي |
| Bana izin verirseniz General. | Open Subtitles | لو أذنت لى يا سيدى أعتقد أن ما يعنيه هو |
| Bize yemek yiyip uyuyabileceğimiz bir yer verirseniz, onu iyileştirebiliriz. | Open Subtitles | إذا أعطيتنا مكان لنأكل وننام فيه ربما إستطعنا أن نعالجك |