"vermediğin" - Traduction Turc en Arabe

• لم تعطيها
• لا تمنحها

Ona bir şans vermediğin için kaçtığı aklına geldi mi hiç?
ألم تفكر بأنها قد تكون فعلت ذلك، لأنك لم تعطيها الفرصة؟

Nikki'ye vermediğin ilaçların hepsini buldum.
لقد وجدت دواء نيكي كل الحبوب التي لم تعطيها لها

İstediği bilgiyi vermediğin için bu adam bu kadın tarafından öldürülecek ve bunun tek suçlusu sensin anladın mı?
سيقتل هذا الرجل من قبل هذه المرأة لأنك لم تعطيها ما سألت عنه سيصبح على عاتقك

- Ona vermediğin bir şeyi istiyor.
-بل تريد شيئاً أنت لا تمنحها إياه

Ona vermediğin bir şey istiyor sadece.
-إنها تريد شيء أنت لا تمنحها إياه

Sana bana vermediğin bir hediye vereceğim.
سأقوم بإعطائك هديه لم تعطيها لي