| Sana kazara yanlış biletleri vermişim. | Open Subtitles | كان ذلك خطئا لقد أعطيتك التذاكر الخاطئة سهوا |
| Afedersin, sanırım yanlışlıkla kendi telefonumu sana vermişim. | Open Subtitles | . يبدو انني أعطيتك تليفوني بالخطأ ، اعذرني |
| Evet, yanlış sandviçi vermişim. | Open Subtitles | نعم، أعطيتك الشطيرة الخاطئة الغلطة غلطتي |
| Beni bağışlayın.. ..size sınav için yanlış tarih vermişim. | Open Subtitles | سامحني، لكنّي أعطيتك التاريخ الخطأ لإختبار القبول. |
| Diğerlerine 2 tane saat vermişim o yüzden çipin içerisindeki bilgi yarımdı. | Open Subtitles | انا اعطيت اثنتين من الساعات الى الرجلين الاخرين هذا هو السبب ان الملف الذي في الشريحة غير مكتمل |
| Kampus turunda tanışmıştık. Beni bağışlayın ama size sınav için yanlış tarih vermişim. | Open Subtitles | سامحني، لكنّي أعطيتك التاريخ الخطأ لإختبار القبول. |
| Kusura bakma ya. Yanlış kartı vermişim. İşte gerçeği. | Open Subtitles | أعتذر عن ذلك، لقد أعطيتك البطاقة الخطأ، تفضّل الحقيقيّة. |
| - Üzgünüm, size yanlış ceketi vermişim. - Durun doğrusunu getireyim. | Open Subtitles | أنا آسف أعطيتك سترة خاطئ اسمحوا لي أن تحصل على حق واحد |
| Çok üzgünüm. Sana yanlış numara vermişim. | Open Subtitles | أنا آسفة جداً، أعطيتك رقماً خاطئاً |
| Size yanlışlıkla domuz etli çizburger vermişim. | Open Subtitles | أعطيتك شطيرة اللحم بالجبن عن طريق الخطأ |
| Sinemadaki o gece belli ki yanlış umutlar vermişim. | Open Subtitles | . من الواضح أننى أعطيتك آمل كاذب. |
| Sana budala dediğimde sanki sana kek vermişim gibi gülüyorsun. | Open Subtitles | حسناً... لقد وصفتك بالأحمق وأنت ماتزال تبتسم كما لو أنني أعطيتك كعكة |
| Size Nuh nebiden kalma bir tekne vermişim. | Open Subtitles | تبين لي بأني قد أعطيتك أول قارب تم صنعه |
| Sana sadece izin vermişim gibi oldu. | Open Subtitles | يبدو أنني أعطيتك الضوء الأخضر. |
| Sana yanlış parayı vermişim. | Open Subtitles | أعطيتك القطعة النقدية الخاطئة. |
| - 15 yıl önceden uyarımı vermişim. | Open Subtitles | أعطيتك تنبيهًا قبل 15 عام. |
| Benden başkalarına da saat vermişim. | Open Subtitles | انا اعطيت ساعتين الى الاشخاص الاخرين |