| Tamam, biraz kendime buyruk olabilirim ama bu demek değildir ki bu iş yürümeyecek. | Open Subtitles | حسناً .. انا متزمته في طريقتي .. ولكن هذا لا يعني ان هذا لن ينجح |
| Hiçbir zaman yürümeyecek bir ilişkide olduklarının farkındasındır. | Open Subtitles | لا شك في أنك تعرف أن هذا لا ينجح أبداً في العلاقة |
| Yani uzun dönemde ilişki zaten yürümeyecek. | Open Subtitles | لن ينجح الأمر بينهما على المدى الطويل بأيّ حال |
| Üzgünüm bu ilişki yürümeyecek. İki farklı dinle büyümüş gibiyiz, adları... | Open Subtitles | أعتذر، هذا لن يفلح إطلاقًا، وكأنّنا ربّينا في ديانات مختلفة، مثل... |
| Bu ilişki yürümeyecek. | Open Subtitles | ما أقوله هو أن الأمر لن يفلح أبدا |
| Bununla yüzleşmeliyim, Bu ilişki yürümeyecek. | Open Subtitles | يجب أن أواجه الأمر لن تنجح العلاقة بيننا |
| Bu ortaklık işi yürümeyecek. Nelson seni nereden bulduysa geri göndersin. | Open Subtitles | هذا لن ينفع أنا سأجعل نيلسن يعيدك إلى حيثما وجدك |
| Sonuç olarak asla yürümeyecek insanlarla çıkmayı deniyorsun. | Open Subtitles | لذا , تختارين ناس , لا ينجح الامر معهم لذا , هذه هي الحصيلة |
| Doğru düzgün düşünemiyormuşum gibi geliyor ve yürümeyecek diye çok endişeleniyorum. | Open Subtitles | أشعر وكأنه ليس بإمكاني التفكير بإستقامة، أنا فقط قلقة جداً جداً أن هذا لن ينجح. |
| İlişkiniz yürümeyecek mi? | Open Subtitles | إذاً ماذا، ألن ينجح الأمر بينكما أنتما الإثنين؟ |
| Yani evet, Biliyorum bu iş yürümeyecek. | Open Subtitles | لذا نعم .. اعلم ان هذا لن ينجح |
| insanları hayatına sokmaktan birisiyle yakınlaşmaktan ve sonra yürümeyecek olmasından korkmak. | Open Subtitles | الخوف من إداخال الناس ... والتقرب من شخص وثم لا ينجح ذلك |
| Bak, belli ki bu iş böyle yürümeyecek. | Open Subtitles | إنظري , من الواضح بأن هذا لم ينجح |
| - Hayır değilim. İlişkimiz hiç yürümeyecek o halde. | Open Subtitles | الاطلاق على ينجح ان لايسير حسنا",هذا وبيني بينك |
| Belki sadece yürümeyecek, Victoria | Open Subtitles | ربما لن يفلح هذا فيكتوريا |
| Ne yürümeyecek? | Open Subtitles | مـا الذي لن يفلح ؟ |
| Ama bu yürümeyecek. | Open Subtitles | لكن هذا لن يفلح |
| Sizin ilişkiniz böyle giderse yürümeyecek karşınıza çıkan her problemde birbirinizden kaçıyorsunuz. | Open Subtitles | هذه العلاقه لن تنجح أبداً.. لو طالما حصلت بينكما مشاكل .. وتهربا من بعض |
| Şimdi ise güzel bir evimiz var ve şu ana kadar çocuklar onu sevmiş görünüyorlar ama sadece bir polis olmadığını anlayana kadar bu iş yürümeyecek. | Open Subtitles | الآن لدينا موطن جميل ويبدو أن الأطفال أحبوه حتى الآن لكن لن تنجح الأمور حتى تفهم أنك لست مجرد شرطي |
| Biliyor musun bu ortaklık işi pek yürümeyecek gibi. | Open Subtitles | أتعلم، من الواضح أن هذه الشراكة بيننا لن تنجح |
| Nadia... bu böyle yürümeyecek. | Open Subtitles | نادية... هذا لن ينفع. أنا آسف. |
| Bu asla yürümeyecek. | Open Subtitles | هذا لن ينفع أبدا |
| Biliyor musun, işte bu yüzden aramızdaki ilişki asla yürümeyecek. | Open Subtitles | هذا هو السبب الرئيسي في عدم نجاحِ علاقتنا سويّاً |