| Evet, onlardan biri üzerinde kurukafa olan bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | -خاتم؟ أجل، أحدهم كان يرتدي خاتماً ذو جمجمة |
| Kocaman bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | يرتدي خاتماً كبيراً جداً |
| Kocaman bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | يرتدي خاتماً كبيراً جداً |
| Adamlardan biri yakut bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | أحد الرجال كان يرتدي خاتم من الياقوت |
| Bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | كان يرتدي خاتم. |
| Onu bulduğumuzda Daycia elmas yüzük takıyordu. Hayır, hayır. | Open Subtitles | ديشيا كانت ترتدي خاتم ألماس عندما قمنا بايجادها |
| Çünkü o bir yüzük takıyordu. | Open Subtitles | لأنها كانت ترتدي خاتم |