| Yaşadığın yeri biliyorum. Gerekirse kapının önünde kamp kurarım. | Open Subtitles | أعرف أين تعيشين سأخيم أمام بابك إذا لزم الأمر |
| Yaşadığın yeri biliyorum sürtük, geldiğimi bile göremeyeceksin. | Open Subtitles | تعتقدين أن بوسعك إفساد حياة أطفالي ؟ عاهرة .. أنا أعرف أين تعيشين ولن تتوقعين رؤيتي |
| "Yaşadığın yeri biliyorum sürtük, geldiğimi bile göremeyeceksin." | Open Subtitles | عاهرة أنا أعرف أين تعيشين ولن تتوقعين مجيئي |
| Ve birdenbire, Tanrım bu Nora Durst dedim ...Ve Yaşadığın yeri buldum. | Open Subtitles | وفكرتُ بنفسي، "اللعنة، لابدّ أنها نورا" ومن ثم إكتشفت أين تسكنين. |
| Yaşadığın yeri öğreneceğiz. | Open Subtitles | سوف نعرف أين تقطن |
| Bana Yaşadığın yeri söyle. Seni eve bırakayım. | Open Subtitles | أخبريني أين تعيشين ، وسأصطحبكِ إلى هناك |
| Pekala, Fiona, Yaşadığın yeri anlat bize. | Open Subtitles | إذاً يا فيونا قولي لنا أين تعيشين |
| Yaşadığın yeri görmek isterim. | Open Subtitles | أحب أن أرى أين تعيشين |
| - Yaşadığın yeri de biliyor. | Open Subtitles | إنه يعرف أين تعيشين |
| Yaşadığın yeri sordum. | Open Subtitles | حسناً، أنا سألت أين تعيشين. |
| - Yaşadığın yeri öğrenemem yani. | Open Subtitles | - لا أعرف أين تعيشين ؟ |
| Yaşadığın yeri görmek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أعلم أين تسكنين |
| Tek sıkıntı ise Yaşadığın yeri bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أين تسكنين |
| - Yaşadığın yeri görmek istiyorum. | Open Subtitles | - أريد أن أعرف أين تسكنين - |
| Yaşadığın yeri biliyorum! | Open Subtitles | أنا أعلم أين تقطن |