| Bu bir akrabanın ölümü gibidir, yada bir hortum, kasırga veya bir deprem. | TED | انها مثل وفاة أحد الأقارب ، أو دوّامة، أو إعصار ، أو زلزال. |
| Ve her yıl onlardan on yılda bir milyar insanın hayatını olumlu bir şekilde etkileyecek bir şirket yada ürün yada hizmet başlatmalarını istiyoruz. | TED | وفي كل سنة نطلب منهم بدء شركة أو منتج أو خدمة والتي من الممكن أن تؤثر إيجاباً على حياة البلايين من الناس خلال عقد. |
| Hareket edemeyen keder dağları vardır, biz öyle yada böyle orada olacağız. | TED | هنالك جبال من الحزن لن تتحرك, وبطريقة أو بأخرى, سنركع جميعا هناك. |
| Gelecek 14 dakika içinde yada her neyse, bir şeyler hissedebilir misiniz? | TED | في ال14 دقيقة القادمة .. او ما بقي من المحادثة إشعروا بالأشياء |
| Bu aptal şeyi er yada geç giymem gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعلم أنني سأضع هذا الشّيء الغبي عاجلاً أم آجلاً |
| Fakat gerçekte, bulduğum en heyecan verici şey günümüz ses sistemleri yada dalga yayım sistemleri temelde aynı ses üretim ve yansıtma kuralı | TED | لكن في الواقع، الشئ الأكثر إبهاراً أكتشفته كان أن نظام الصوت أو نقل الصوت في هذه الأيام ما يزال مبني على نفس الأساس |
| Bu cisimin sizin masanızda yer alması düşünülüyor, yada piyanonuzun üstünde, yada siz günün çoğunu nerde geçiriyorsanız orda. | TED | هذا الكائن من المفترض أن تضعه علي مكتبك أو علي البيانو، أينما كان مقدراً أن تمضي معظم وقتك نهاراً. |
| çamaşırhaneye yollayacağın yada fırlatıp atacağın bi mendil , bir rozet miydi o? | Open Subtitles | هل هى زر أو منديل يمكن أن يسقط أو يرسل إلى المكوى ؟ |
| Orada durmuş bekliyordu... herhangi bişi sormadan yada merhamet beklemeksizin. | Open Subtitles | كان واقفاً هناك في انتظار لم يسأل أو يتوقع الرحمة |
| Çocukların hiçbir zaman balık avlama yada yüzme şansları yoktu. | Open Subtitles | و الأطفال لم تتح لهم الفرصة أبداً للصيد أو للسباحة |
| Büyük bir yığın dedi kız. Belki 40 yada 50 deste. | Open Subtitles | كمية كبيرة كما تقول ربما 40 أو 50 من الأوراق النقدية |
| Kurt adamı sadece, gümüş kurşun, gümüş bıçak... yada gümüş bir sopayla öldürebilirsin... | Open Subtitles | أي مذؤوب يمكن أن يقتل فقط برصاصة فضّية ..أو سكينة معدنية أو عصا |
| Yirmi yıl görmeden yada kapımda polis olmadan hayatta kalmayı başardım. | Open Subtitles | نجوت 20 عاما دون بصر أو شرطي في بابي. هذا عظيم. |
| Kayıpların cesetlerini bulmana yada işlenen suçları ortaya çıkarmana engel olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن أمنعك من البحث عن الجثث المفقودة أو تسجيل الجرائم. |
| Evet, çok zor değil mi mahremiyetin yada haysiyetin olmadan yaşamak? | Open Subtitles | أجل، أنه صعب جدًا، أليس كذلك؟ العيش بدون خصوصية أو كبرياء؟ |
| "Bugün, oyundan önce bir bilet için yalvaramaz, çalamaz yada ödünç alamazdınız" | Open Subtitles | ولا تستطيع ان تتسول أو اتستعير أو تسرق التذاكر قبل مباراة الليلة. |
| Her hangi bir şekilde şarkı söylenmesi içki içilmesi yada kutlama yapılması yasaklanmıştır. | Open Subtitles | و أي فعل غناء او احتساء مشروبات او احتفال سيتم التعامل معه بحزم |
| - Birisi işkence yapıyorsa ve bu kişi kardeşimize,oğlumuza ...yada babamıza | Open Subtitles | لو ان رجل ارهب و قتل اخاك او ابنك او والدك |
| Onu görürsen davayı çözmek için öldürmeye yada ölmeye gerek olmadığını söyle. | Open Subtitles | اذا تكلمت معه اخبره انه لا حاجة الى ان يُقتل او يَقتل |
| Sana içecek bir şey getireyim. Elma şarabı yada saparna? | Open Subtitles | سأحضر لك مشروباً أتريدين شراب التفاح الغازي أم نوعاً آخر؟ |
| Bak. Russell yada Jimmy'nin söylediği hiçbir şeye kimse inanmaz. | Open Subtitles | إنظرى.لن يعتقد أى شخص أيّ شيء راسل أَو جيمي يَقُولانِ |
| Ya başımız belaya girmez yada kendimizi öldürürüz dedin mi? | Open Subtitles | ألم تقل أنه إما أن نخرج سالمين وإلا نقتل أنفسنا؟ |
| Bisikletçi misin yada yada başka bir takım için mi oynuyorsun? | Open Subtitles | هل انت شاذ ام انك متعاطف مع الجنس الاخر لماذا ؟ |
| 3. Caddedeydim öyle tek başıma takılıyordum ve yada yada yada. | Open Subtitles | كنت في الطريق الثالث دون التدخل في شؤون أحد، إلى آخره. |
| Sufleler şahane ama, er yada geç hepsi mahvolur. | Open Subtitles | الكعك المُنتفخ رائع، لكنّهم يسقطون دوماً عاجلاً أمْ آجلاً. |
| Ve doğruca Orta Asya'ya bum, yada senin evine gelirim. | Open Subtitles | أنا إمّا سأشتري ترخيصٌ للسّكة، وعبور طريقي خلال آسِيَا الوسطى، |
| Bu "yada yada " efsanesini bilmiyorum ama geri kalanların kanıta ihtiyacı yok çünkü böyle şeyler gerçek değil. | Open Subtitles | أنا لا اعرف خرافة (يادا, يادا, يادا) إلخ, إلخ و لكن بقيتهم لا تحتاج إثبات لأنهم ببساطة غير موجودين |
| Evet, entelektüel Farthing'in, yâda sağlık delisi Gale'in Dandy'nin Hazır Yemekleri'ne yemek yemek için... | Open Subtitles | لا استطيع العثور على شيء عقلاني يسمح لـ(قيل) مجنون الاغذيه الصحيه ان يذهب الى مطعم ايدي للوجبات السريعه - لتناول الطعام |