"yakalanmadan" - Traduction Turc en Arabe

    • يتم القبض
        
    • أن يقبض
        
    • أسرها
        
    • يقبض علينا
        
    • دون أن يتم
        
    • ان يتم
        
    • يتم الإمساك
        
    • يُقبض عليه
        
    • يقبضوا
        
    • يُقبض علينا
        
    • يُكتشف
        
    • أن يتم إمساكهم
        
    • الإمساك بنا
        
    • دون أن يكتشفكم
        
    • دون معرفة
        
    yakalanmadan önce, büyükanne ve büyükbabasını, annesini ve Santa Cruz California Üniversitesi'nden 5 okul arkadaşını öldürmüştü. TED وقبل أن يتم القبض عليه ، قتل أجداده ووالدته وخمسة من زملائه في جامعة كاليفورنيا بسانتا كروز.
    Savaşçıların, yakalanmadan konuşmasından mı endişeleniyorsun? Open Subtitles أأنت خائف أن المحاربون سيغلقون أفواههم قبل أن يقبض عليهم؟ أجل, صحيح.
    Morales yakalanmadan önce bizim adamımız Christo ile bu adam Abu Shabal arasındaki muhtemel bağlantı üzerinde çalışıyordu. Open Subtitles قبل أسرها "موراليس" كانت تتحرى عن رابطه محتمله بين "كريستو" و هذا المدعو "أبو شبل"
    Kendimizi kanıtlamalıyız. yakalanmadan başkasının sattığından daha çok satmalıyız. Open Subtitles سوف نثبت أنفسنا و نبيع أكثر من أي أحد، دون أن يقبض علينا
    yakalanmadan Belediye Binası'ndan çıkmaları için zamana ihtiyaçları var. Open Subtitles هم بحاجة إلى الوقت الكافي للخروج من ساحة المدينة دون أن يتم القبض عليهم
    yakalanmadan başka bir denizciyle kılıç dövüşü yapmak isteseydiniz? Open Subtitles لذا ان أردت أن تقوم بتنظيم قتال سيوف على ظهر السفينة ولا تريد ان يتم الامساك بك
    yakalanmadan bunu yapmak neredeyse imkansız. Open Subtitles فعل هذا بدون أن يتم الإمساك بي مستحيل تقريباً
    Bunu yakalanmadan önce düşünseydi. Open Subtitles وجب عليه التفكير في ذلك قبل أن يُقبض عليه
    Ama yakalanmadan kaçabildiğine göre, nasıl bir ordu bu böyle? Open Subtitles إلا إذا كان قادراً على الهرب بدون أن يقبضوا عليه أي نوع من الجيش يكون هذا؟
    Mahkumlar yakalanmadan kasabadan ayrılamam. Open Subtitles لا، لا يمكني مغادرة المدينة حت يتم القبض على أولئك المساجين
    Hayır, yakalanmadan önce suçluları öldürdüğü kesin. Open Subtitles لا ، لابد أنه كان يعاقب المجرمين قبل أن يتم القبض عليه
    Karım yakalanmadan önce sisteme girip gücü keselim. Open Subtitles دعنا ندخل في النظام ونقطع الكهرباء قبل أن يقبض على زوجتي
    Morales yakalanmadan önce bizim adamımız Christo ile bu adam Abu Shabal arasındaki muhtemel bağlantı üzerinde çalışıyordu. Open Subtitles قبل أسرها "موراليس" كانت تتحرى عن رابطه محتمله بين "كريستو" و هذا المدعو "أبو شبل"
    Sokar tarafından yakalanmadan önceki son gece beraberdik,... ..Noctana'nın sırtlarında beraber yürüdük. Open Subtitles الليلة الأخيرة التى قضيناها سوية قبل أن يتم أسرها من قبل سوكار,... مشينا على طول حافة نوكتانا... .
    Dün gece, tüm bilboardu boyayıp yakalanmadan kurtulduğumuza inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أننا نجونا برسمنا على اللوحات الإعلانية بالأمس دون أن يقبض علينا.
    yakalanmadan ya da öldürülmeden nasıl olacak bu? Open Subtitles كيف تتوقعين فعل ذلك دون أن يقبض علينا أو نقتل؟
    Takıma o an onu aramaya başlayan kişilere yakalanmadan oraya varması gerekirdi. Open Subtitles عليَه الوصول إلى هُناك دون أن يتم رصدُه من قِبَل أي من اللاعبين في الفريق الآخَر الذيِن هم بالفعِل يبحثون عنه.
    Önceden alacağımız radyoaktif izotoplar bizim üs içindeki alıcılara yakalanmadan serbestçe dolaşmamızı sağlayacaktır. Open Subtitles النظائر المشعة التي اتخذتها سوف تتيح لنا التحرك بحرية دون ان يتم رصدنا من خلال اجهزة استشعار داخل القاعدة
    - Dave, yakalanmadan eve gitmeliyiz. Open Subtitles يجدر بنا العودة إلى المنزل قبل ان يتم الإمساك بنا
    Bu yüzden 30 yıl yakalanmadan gidebildi. Open Subtitles وهذا بسبب أنه أمضى 30 عامًا دون أن يُقبض عليه
    yakalanmadan önce bir umumi tuvaleti ve bir büfeyi soydum. Open Subtitles لقد غششتُ محل مطعم وجبات سريعة وثملتُ قبل أن يقبضوا عليّ
    Sessiz olduğumuz sürece, yakalanmadan devam edebiliriz. Open Subtitles طالما أننا هادئون, فسنكون قادرين على الطيران من خلاله دون أن يُقبض علينا
    yakalanmadan ve bu kadar yakında bir nükleer tesis kurmak. Open Subtitles مصنع نووي، بُنيَ بدون أن يُكتشف وقريب جداً.
    Ve yakalanmadan nasıl satılabileceğini. Open Subtitles وأيضاً كيف يبيعونه بدون أن يتم إمساكهم
    O zaman bile bu dağ yolundan yakalanmadan geçmenin imkanı yok derdim. Open Subtitles أقول أنه ما يزال ما من مجال النزول من تلك القمة دون الإمساك بنا
    Göreviniz radara yakalanmadan hedefe inis yapmak. Open Subtitles أنصتوا، المهمة تقتضي أن تهبطوا إلى الهدف دون أن يكتشفكم الرادار
    Nasıl güvenlik kameralarına veya bir yetişkine yakalanmadan 14 öğrenci nasıl bu sınıftan kaybolabilir? Open Subtitles كيف لـ14 تلميذ أن يتركوا المبنى دون معرفة انسان بالغ أو كاميرا أمن بخروجهم؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus