| Aç olduğuna şüphe yok meleğim. yaklaş bakalım. | Open Subtitles | لقد كنتَ جائعاً بلا شك، ملاكي، اقترب مني. |
| Tamam, kontrolü siz alın, ben atlarım. Hayır, biraz daha yaklaş. İyice... iyice yaklaş. | Open Subtitles | حسناً أنت قد المروحية وسأقفز أنا لا اقترب وحسب اقترب جداً |
| Yaklaşabildiğince yaklaş. | Open Subtitles | حسنا آني اقتربي بنا قدر ما تستطيعي حسنا؟ حسنا |
| Köpeklere yaklaşmak istersen, onlara ön tarafdan yaklaş. Tamam mı? | Open Subtitles | إذا اردت الإقتراب من الكلاب، إقترب منهم من الامام. |
| Biraz daha yaklaş da seni iyi görelim. | Open Subtitles | أقترب قليلاً حتى يمكننا أن نراك بشكل جيد |
| Hadi dostum, biraz daha yaklaş. Sakin olun. | Open Subtitles | هيا يا رفاق فقط أقرب قليلاً , بروية و بلطف |
| Buraya gelip dudaklarını dudaklarıma değdirmeden yapabildiğin kadar yaklaş. | Open Subtitles | اقترب مني وقرب شفتيك من شفتاي دون أن تقبلني |
| Yani yaklaş. Tepeme bin çünkü ne kadar çok yaklaştığını düşünürsen o kadar az şey görürsün. | Open Subtitles | لذا اقترب وغطّني، لأنّك كلّما ظننت أنّك قريب، قلّ ما تراه فعليًّا |
| Yani yaklaş. Tepeme bin çünkü ne kadar çok yaklaştığını düşünürsen o kadar az şey görürsün. | Open Subtitles | لذا اقترب وغطّني، لأنّك كلّما ظننت أنّك قريب، قلّ ما تراه فعليًّا |
| - Ona yaklaş. - Ne kadar? | Open Subtitles | الان اقترب اكثر منها الى اى حد قريب |
| Biraz daha yaklaş. Yüzünü görmek istiyorum. | Open Subtitles | اقترب قليلاً ، فأريد رؤية وجهه. |
| Hele bir yaklaş da büyüleri olmayan cadı karşımda nasıl oluyormuş görelim. | Open Subtitles | اقتربي ودعينا نرَ كيف ستبلي ساحرة بلا سحر ضدّي. |
| yaklaş, ısırmam. | Open Subtitles | وصديقتي أيضاَ اقتربي أكثر لن أعضك |
| Lütfen gel, yaklaş ki sana dokunabileyim. | Open Subtitles | رجاءً اقتربي حتّى يتسنّى لي لمسكِ. |
| Sen ona yaklaş, ben de önünü keseyim. | Open Subtitles | تتوجه إلى مبنى التأمين إقترب منا وأنا أعترضها |
| Biraz daha yaklaş. Seni daha iyi görebileyim. | Open Subtitles | إقترب أكثر لكي أستطيع أن أنظُر إليك جيّدًا. |
| O orospuya bir adım daha yaklaş da seni hastanelik edeyim Evans. | Open Subtitles | , أقترب من هذة العاهرة , إيفانز و سوف أضعك . في المستشفى اللعين |
| Hadi. Biraz daha yaklaş. İşte böyle. | Open Subtitles | . هيا ، أقترب قليلاً فحسب أحسنت |
| Biraz yaklaş ki seni görebileyim. | Open Subtitles | تعال أقرب قليلا حتى أستطيع أن نوعا من رؤيتك. |
| Hadi yaklaş lütfen | Open Subtitles | حسناً ، أقتربي مني أريد ان يكون ذلك خاصاً |
| Biraz daha yaklaş. | Open Subtitles | إقتربي. لا أستطيع إلتقاط صورة لكما معاً. |
| yaklaş! | Open Subtitles | إقتربْ أكثر |
| - Yaklaşabildiğin kadar yaklaş. - Geçmeniz gereken 20 metre var. | Open Subtitles | اقتربوا إلى أقصى ما يمكنكم يبقى لكم 20 مترا لتجاوزها - |
| Etrafın sarıldı. Ellerin başının üzerinde pencereye yaklaş. | Open Subtitles | إنكِ محاصرةً تماماً من فضلكِ اقتربِ لأقرب نافذة ويداكِ خلف رأسك |
| Buraya! yaklaş! yaklaş! | Open Subtitles | من هنا , اقرب , اقرب |
| Yüzünü görebilmem için yaklaş. | Open Subtitles | أقتربى, حتى أستطيع أن أرى وجهك. |
| Buraya gel, Gretel, yaklaş. | Open Subtitles | تعالي الى هنا , جريتيل , اقتربي |
| yaklaş. | Open Subtitles | تقدم إلى الأمام |
| yaklaş, yaklaş, yaklaş, biraz yaklaş. | Open Subtitles | قليلا فلتقترب تعال |