| Kıyıya yaklaştığımız zaman seni aşağı sarkıtırım, karaya yüzersin. | Open Subtitles | عندما نصل للميناء لذا، عندما نقترب من الشاطئ ..سأنزلك من السفينة |
| Bir çeşit topa yaklaştığımız belli. | Open Subtitles | حسناً، إننا نقترب من أحد أنواع المدافع |
| Paraya yaklaştığımız bariz Sayın Hakim. | Open Subtitles | من الواضح انّنا نقترب من المال ، سيّدي |
| yaklaştığımız zaman ateş açıyorlar. | Open Subtitles | لقد اطلقوا علينا عندما مررنا بقربها. |
| yaklaştığımız zaman ateş açıyorlar. | Open Subtitles | لقد اطلقوا علينا عندما مررنا بقربها. |
| Umarım, bu onlara yaklaştığımız anlamına geliyordur. | Open Subtitles | لنأمل فقط ان هذا يعنى اننا نقترب |
| Gruba yaklaştığımız zamana sakla. | Open Subtitles | احفظه إلى أن نقترب من المجموعة. |
| Güzel. Aynı zamanda bizim de onlara yaklaştığımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | -جيد,هذا يعنى اننا نقترب منهم ايضا |
| yaklaştığımız zaman haber ver. | Open Subtitles | ستخبرني عندما نقترب |
| Bomba Fayed'in saklandığı yere yaklaştığımız sırada patladı. | Open Subtitles | القنبلة انفجرت بينما كنا نقترب من (منزل (فايد |
| Europol'den yaklaştığımız haberini sızdırmalarını istedim bu sayede bir ayağın hep kapıda kaldı. | Open Subtitles | لقد جعلتُ (اليوروبول) تسرّب أننا نقترب حتى تواصل التحرّك |
| El Dorado'ya yaklaştığımız sürece, bu kimsenin umurunda olmaz. | Open Subtitles | لا يهم، ما دمنا نقترب من (إلدورادو) |
| El Dorado'ya yaklaştığımız sürece, bu kimsenin umurunda olmaz. | Open Subtitles | لا يهم، ما دمنا نقترب من (إلدورادو) |