| Umarım yapacağını düşündüğüm şeyi yapmazsın. | Open Subtitles | اتمنى بانك لن تفعلي ما اعتقد بانك ستفعلينه |
| Böylece sonradan pişman olacağın bir şey yapmazsın. Tamam mı? | Open Subtitles | حتي لا تفعلي شيئا تندمين عليه فيما بعد هل تفهمي ؟ |
| Çünkü o kurtarırdı, ...ve sevgili Doktor'unu hayal kırıklığına uğratacak bir şey yapmazsın sen. | Open Subtitles | لأنه كان ليفعل و لن تفعلي أي شيء لتخيبي أمل دكتوركِ العزيز |
| Ama hayır, sen zaten yapmazsın. Kibar davranmaya çalışıyordun. | Open Subtitles | لن تفعل هذا على ما أظن تحاول أن تكون لطيفاً |
| Cehennem kadar acıtır seni bir daha yapmazsın, ölmüş olacaksın çünkü. | Open Subtitles | سيؤلم كالجحيم وبالطبع لن تفعليها مجدداَ لأنك ستكوني ميتة |
| - Mükemmel olmadan bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | انتِ لا تقومي بفعل اي شيء إلا إذا كان مثالياً |
| - Yanında durduğum adamı ara o zaman. Dediğini hiçbir zaman yapmazsın ki. | Open Subtitles | أنت لا تفعلين أي شيء تقولين أنك سوف تفعلينه, متى سوف أتعلم ؟ |
| Bunu çocuklara yapmazsın. yapmazsın işte. | Open Subtitles | أنتِ لم تفعلي هذا للأطفال ، أنت لم تفعلي |
| Kanunlarda hatalar varsa, kenara çekilip hiçbir şey yapmazsın. | Open Subtitles | عندما يكون القانون خاطئاً يمكنك إما أن تجلسي جانباً و لا تفعلي أي شيء |
| - yapmazsın. Sen bir meleksin. - Ölmemi istediğini söyledi. | Open Subtitles | انت لن تفعلي , انت ملاك لقد قال لي انه يتمنى موتي |
| Sen yaptığını söylediği o şeyleri asla yapmazsın. | Open Subtitles | . لن تفعلي أبداً تلك الأشياء التي قالها عنك |
| Bir an ne yapıyorum diye düşünürsün ve yapmazsın. | Open Subtitles | لو فكرتِ بدقيقة واحدة عما تفعلين، فلن تفعلي |
| Kibarlıktan dolayı hiçbir şey yapmazsın. | Open Subtitles | أنت لا تفعلي أي شيء بلطافة من قلبك بحق الجحيم، كنت سوف تبيعي العالم السفلي بأكمله |
| Hayır, yapmazsın. | Open Subtitles | لا لم تفعلي مرة .. فعلتها بالمنزل |
| Vanessa'ya katlamazsın ve sana yararı olmadıkça bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | لم تفعلي ابداً شيء ألا من اجل نفسك |
| Sen, bana ihanet edecek bir şey yapmazsın, asla! | Open Subtitles | .انت لن تفعلي اي شيء لخيانتي, أبداً |
| Beni postaladı. Sen bunu asla yapmazsın. | Open Subtitles | لقد طردني أنتِ لن تفعلي ذلك أبداً |
| Tamam, tamam, sen asla böyle bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | نعم .. نعم . انت لن تفعل شيئاً كهذا أبداً |
| - Bunu asla yapmazsın. - Daha kötüsünü de yapabilirim. | Open Subtitles | .انت لن تفعل ذلك .من المحتمل ان افعل الاسؤ |
| Lütfen. Eğer ablamı seviyorsan bunu yapmazsın. | Open Subtitles | 'لآنها وجدت مكان الافلام؟ أرجوك,أذا أنت تحب أختي لن تفعل هذا |
| - Hayır, yapmazsın. | Open Subtitles | بإجراءات طويلة الأجل ولن أفعلها كلا , لن تفعليها |
| Sen böyle bir şey yapmazsın. Yapmayacağını biliyorum. | Open Subtitles | لن تقومي بفعل ذلك اعرف بأنك لا تقومي بفعل ذلك |
| Üstelik ya severek yaparsın ya da hiç yapmazsın. | Open Subtitles | و ستفعلين ذلك بصدر رحب أو لا تفعلين ذلك على الاطلاق |
| Bunu babaya yapmazsın değil mi? | Open Subtitles | لن تقلدهم أليس كذلك؟ |
| Niye yaptığını bilmeden öyle bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | لا يحق لكِ أنت ترتكبي ما ارتكبته ولا تعلمي. |